Velid Haduri
Enerji konusunda uzman, Iraklı yazar
TT

Kuzey Akım gaz boru hattını kim havaya uçurdu?

Saha araştırmalarıyla ünlü Amerikalı gazeteci Seymour Hersh, ABD'nin 26 Eylül 2022'de Baltık Denizi’nden geçen Rusya ile Almanya arasındaki Kuzey Akım doğal gaz boru hattını havaya uçurduğunu açığa çıkardı. The New Yorker dergisinin editörü Hersh, bir dizi önemli Amerikan gazetecilik ödülü (Pulitzer ve diğerleri) kazanmış olsa da, çevrimiçi bir platform olan Substack’ta yayınlanan son makalesi, bu hafta ikinci yılına giren Ukrayna savaşının en önemli askeri sırlarından birini yayınlaması nedeniyle en önemli makalelerinden biri olarak kabul edildi. Hersh'in araştırma makalelerinin çoğunun, adlarını anmadan ABD hükümetinde çalışan kişilerden alınan bilgilere dayandığını belirtmekte fayda var. Nitekim bu yazıda da bunu yaptı.
1980’li yıllarda imzalanan sözleşmeler ve Batı Sibirya’daki sahalardan Avrupa Ortak Pazarı ülkelerine uzanan uzun boru hatları aracılığıyla gerçekleşen büyük miktarlardaki Rus gazı ihracatı, Washington'da Avrupa'nın Rus gazına geniş bağımlılığı, ardından bunun Avrupa politikaları üzerinde bir baskı unsuru oluşturması olasılığı konusunda korku yarattı. Fakat ABD'nin bu korkularına rağmen Avrupa ülkeleri Rusya ile gaz sözleşmeleri imzaladı ve bu arz yıllar içinde arttı. Avrupa'nın gaza ihtiyacı vardı ve gaz kullanımını endüstri, elektrik üretimi ve ısıtmaya kadar genişletti. 1980'lerde ABD, Rus gazını telafi edecek yeterli rezerve sahip değildi, aksine, 2010’lara kadar sıvılaştırılmış gaz ithal eden bir ülkeydi. ABD gaz ihraç etme fırsatını, son on yılın ikinci yarısında kaya gazının keşfedilmesi ve ardından fabrikaların, sıvılaştırılmış gaz tankerlerinin inşa edilmesinin ardından elde etti. Buna ek olarak Katar, Cezayir, Nijerya ve son zamanlarda Mozambik ve Avustralya'da da sıvılaştırılmış gaz endüstrisi genişledi. Böylelikle, ABD'den ve yukarıda sayılan diğer bazı ihracatçı ülkelerden sıvılaştırılmış gaz ihracatı yoluyla Avrupa'ya boru hatlarıyla sağlanan Rus gaz tedarikini telafi etmek mümkün hale geldi.
Kuzey Akım 1 ve 2 boru hattı sisteminin önemi, Rus gazını Avrupa'ya ihraç etmek için diğer ülkelerden geçmeyen (transit olmayan) tek sistem olması gerçeğinde yatıyor. Transit Avrupa ülkelerinden geçmekten kaçınmak, Almanya ve Hollanda başta olmak üzere ithalatçılar açısından gaz arzının kesintiye uğraması ihtimalini ortadan kaldırdığı için önem kazandı.
Kuzey Akım 1 ve 2 hatları sisteminin havaya uçurulması planında çalışan bir hükümet yetkilisinden alınan bilgilere dayanan Hersh'in anlatısına göre, sistemi havaya uçurma kararı, doğrudan ABD Başkanı Joe Biden tarafından verildi ve ABD Ulusal Güvenlik Grubu'nun himayesinde bunun için 9 ay boyunca gizli deniz manevraları yürütüldü. Kaynak, Hersh'e, hattı havaya uçurma kararının ve iradesinin tartışmaların başlangıcından beri var olduğunu söyledi. Tartışma sırasında asıl sorunun “Sorumlu tarafın kimliği açıklanmadan hat nasıl havaya uçurulabilir?” olduğunu, havaya uçurma konusunun ise zaten tartışma konusu olmadığını belirtti.
Hersh'e göre, Başkan Biden, Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland, Kuzey Akım 1 ve 2 boru hattı sisteminin inşasına ve kullanımına tamamen karşı olan görüşlerini hep dile getirdiler. Boru hatlarından her biri iki boru hattı daha içeriyor (yani aslında dört boru hattı bulunuyor). Kuzey Akım 1 ve 2 boru hatları, Baltık Denizi'nde paralel olarak 750 millik bir mesafe boyunca uzanıyorlar. Kuzeydoğu Rusya'nın Estonya sınırına yakın bir noktasından başlayan iki boru hattı, daha sonra Danimarka'nın Bornholm adası boyunca ilerlerken tek bir hatta birleşiyorlar. Sistem kuzey Almanya'daki tek bir boru hattı ile son buluyor. Kuzey Akım 1 hattının inşaatı 2011 yılında başladı, ardından Kuzey Akım 2 hattı sisteme eklendi ve 2021'de (1 ve 2 numaralı hatların) yıllık kapasitesi yaklaşık 110 milyar veya yaklaşık 3,4 trilyon fit küpe ulaştı. İhracatın çoğu da Almanya'ya yapıldı.
Hersh ayrıca, projeye muhalefetin Biden'ın başkanlığı devraldığı Ocak 2021'de zirveye ulaştığını belirtiyor. Teksas Senatörü Ted Cruz liderliğindeki bazı ABD’li senatörler, Avrupa'ya düşük fiyatlı Rus gazı ihracatından korktuklarını dile getirdiler. Bu hat karşıtı pozisyonlar, Anthony Blinken’ın dışişleri bakanı olarak onaylanması için Senato’da yapılan oturumda da dillendirildi. Ancak, o dönemde Şansölye Angela Merkel hükümeti, ikinci hattın inşası ve kullanımı için onay almak amacıyla büyük bir ekonomik ve siyasi baskı kullandı.
Hersh'ın aktardığına göre ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, 24 Şubat 2022'de Rus işgali gerçekleşmeden önce Aralık ayında ABD askeri komutasından Genelkurmay Başkanı, istihbarat ve Dışişleri ile Maliye bakanlıklarını içeren bir toplantı çağrısında bulundu. Toplantıda Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik beklenen saldırısına nasıl yanıt verileceği ele alındı. Sullivan, grubun iki doğal gaz boru hattını imha etme planı üzerinde çalışmasını istediğini ve bu önerinin doğrudan Başkan Biden tarafından yapıldığını açıkça duyurdu. Sonraki toplantılarda grup, iki hattı havaya uçurmak için mevcut alternatifleri tartıştı. Bu seçenekler arasında, hattı havaya uçurmak için bir denizaltı veya bomba kullanmak da vardı. Bunun ışığında istihbarat, denizin derinliklerinde birleştirilmiş hatlara patlayıcı yerleştirecek dalgıçlar tarafından uygulanacak gizli bir plan üzerinde çalışmaya başladı.
Amerikan medyasının Hersh'in yazısını 10 gün boyunca tamamen görmezden gelmesi dikkat çekiciydi. Halbuki devam eden savaş nedeniyle haberi önemliydi. Keza Hersh Amerikan medyasında bir güvenilirliğe sahip. O dönemde Amerikan ve uluslararası kamuoyunu harekete geçiren, ülke yasalarına aykırı olmasına rağmen ABD hükümetinin Amerikan vatandaşlarını dinlemesi ve gözetlemesi, ayrıca Vietnam Savaşı sırasındaki My Lai katliamı ve 2003 Irak işgali sonrası Ebu Gureyb hapishanesindeki işkence yöntemleri skandalı hakkında cesur ve inandırıcı makaleler yazmıştı. Hersh son makalesinde Beyaz Saray Sözcüsü Adrian Watson'ın "Bu bir yalan ve kurgusal bir hikaye" yorumuna da yer verdi.