Cibril Ubeydi
Libyalı araştırmacı yazar
TT

Libya ve halkın parasını yağmalamak üzere peş peşe gelen hükümetler

Libya siyasi düzeyde iki hükümet, iki meclis, iki banka ve son olarak da iki hilalli bayram ile bölünmüş durumda. Sonra sıra ikiz hükümetlerin doğuşuna ve tek hükümet içinde darbeye geldi. Ardından da Geçici Hükümet’ten Ulusal Kurtuluş Hükümeti ve Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne, oradan da İstikrar Hükümeti, Ulusal Birlik Hükümeti ve Libya Hükümeti’ne... Bunların hepsi de ülkede kurumsal ayrışmaya sebep olan siyasi parçalanma yüzünden kuruldu.

Başağa hükümetinin güveni kaybetmesi, görevden el çektirilmesi ve hakkında soruşturulma başlatılmasının ardından parlamento tarafından yeni bir hükümet kurma girişiminde bulunuldu. Parlamentonun ürettiği bu son hükümet, askerî güçle birçok kez girmeye çalışmasına rağmen siyasi başkent Trablus’a girmeyi başaramadı. Ve nihayetinde başarısız olarak özel ve kamu bankalarından borç alan, sonrasında da yolsuzluk ve kamu malını heder etme suçlamalarıyla yüzleşen sürgün bir hükümet olarak kaldı.

Libya’da farklı isimlerle birçok hükümet kuruldu ve bunlar, görev tanımının en alt derecelerini bile gerçekleştirmedi. Libya, Kurtuluş Hükümeti’ni ve kurtuluşa ne olduğunu, Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni ve en ufak bir mutabakat olmadığını, aksine bu hükümetin paralı askerler ve yabancı güçler getirmesi sebebiyle ulusal egemenliğin kaybolduğunu ve ülkenin coğrafyanın tahrif edildiği bir deniz sınırı anlaşmasına sokulduğunu gördü. Sonra Ulusal Birlik Hükümeti geldi ve ne doğu ile batı arasında birlik ne de Libya’nın istikrarı için köşe taşı sayılan ulusal uzlaşma sağlandı. Libyalılar için istikrarı gerçekleştiren bir istikrar hükümeti olmadı.

Meşru ve çekişmeli hükümetler, yolsuzluk ve kamu malını heder etme bataklığına batmışken şimdi yeni bir hükümet oluşturmak, öncelikler arasında değil. Bugün biri doğuda diğeri batıda yeni hükümetler oluşturmaya başlandı. Her iki hükümetin de eşi benzeri görülmemiş bir hükümet yolsuzluğunun ışığında büyük bütçeli ama sahada az etkili projeler yoluyla kamu malını boşa harcamak dışında bir derdi yok. İdari Denetim Kurumu ve Sayıştay raporları da buna tanıklık ediyor. Libya’da yolsuzluk şubat ayında hükümet ofisleri için kırtasiye malzemelerine altı milyar dinar harcanmasıyla başlamış. Bakanlıkların çoğuna uzanan yolsuzluktan hiç bahsetmiyorum. Ulusal Birlik Hükümeti bakanlarının üçte biri, başsavcılık tarafından yolsuzluk suçlamasıyla hapsedildi. Nüfus kayıt sisteminin ve ulusal rakamların ülkenin ulusal güvenliği için bir ihlal oluşturacak şekilde tahrif edilmesi de cabası. Ulusal Birlik Hükümeti, yaklaşık yüz milyar dinar (yaklaşık 25 milyar dolar) harcamasına rağmen elli yılı aşkın Libya tarihinde ilk kez okul kitabı basamadı.

Libya’daki kriz, bir hükümetin nasıl oluşturulacağı ve çantalarının doğuya veya batıya nasıl dağıtılacağı ile ilgili değil. Libya’nın sıkıntısı, vatandaşlar için hiçbir şey yapmayan bolca hükümet doğurmasıdır. Asıl kriz, hükümetin çalışmalarını yürüteceği, hizmetlerini sunacağı, iktidarını genişleteceği, silahları kontrol edeceği, milisleri dağıtacağı ve paralı askerlerle yabancı güçleri silahtan arındırılmış ülkeden çıkaracağı mekanizmalarda ve yöntemlerde saklıdır. Söz konusu milisler, ülkede güçlendirme siyasetini dayatmak için onları kullanan siyasal İslamcı cemaatler tarafından verilen silahlar ve teçhizatla çıkarsa bölgesel bir tehlike oluşturacaktır.

Parlamento, birçok hükümet oluştursa da doğuda, batıda ve güneyde Libya, öfkeyle sokağa çıkarak Cenevre Anlaşması’ndan doğan Devlet Konseyi ve Başkanlık Konseyi ile Parlamento dönemlerinin sonlandırılmasını talep etti. Bu tepkinin öncesinde de kargaşanın, geçiş aşamalarının ve meşruiyet çatışmasının hüküm sürdüğü Libya’da yakın gelecekte ve belki de hiç seçim olmayacağı artık kabullenilmişti. Böylece üç otorite (Parlamento, Devlet Danışma Konseyi ve Geçici Geçiş Hükümeti) ve Libya’daki karar sahipleri, ilk kareye dönmemizi istedi. Özellikle de Libya’daki birleşik bir çözüm vizyonu üzerine uluslararası anlaşmazlığın devam ettiği bir durumda. Çünkü bu durum, krizi yerel olarak çözmek üzere Libyalılar arasında herhangi bir uzlaşmayı engelliyor.

İşte bu yüzden Libya’da çözüm; başarısızlık, yolsuzluk ve kamu malını israfla sonuçlanan yerel kota hükümlerinin yeniden üretilmesinde değil, ülkeyi birleştiren, ayrışma haline son veren ve siyasi oluşumların varlığını ve bunların Libya siyaset sahnesine yabancılaşmasını sona erdiren eş zamanlı ve adil bir parlamento-cumhurbaşkanlığı seçiminde yatmaktadır.