Vahdettin İnce

Vahdettin İnce
Yazar

Hep yolda olmaktır dünya hayatı

Arapçada yolculuk için kullanılan ifadelerden biri “abiru’s sebil”dir. Yolu geçen, aşan anlamında. Türkçede de özellikle rüya bağlamında kullanılan “tabir” ile aynı köktendir. Bu bakımdan söz konusu isimlendirmenin, yolu, yolda gözlemlenen şeyleri, karşılaşılan hadiseleri, yaşanan zorlukları, acı…

Dünyada rahat yok

İnsan bütün ömründe zaman zaman sıkıntılar, acılar yaşar. Bir sevdiğini yitirir, ticareti büyük zarar görür, vatanından, sevdiklerinden ayrılır; dertlenir, kederlenir, en hafifinden ağzının tadı kaçar. Dünya hayatının bir özelliğidir bu. “La rahete fi’d dunya” (Dünyada rahat yok) demişler. Hiç dert…

Sağlam bir sığınağın yoksa depremin şiddeti daha ağır hissedilir

İnsanlar farklı düşüncelere, inançlara sahip olabilirler. Olmalılar da. Herkesin aynı düşündüğü, aynı inanca sahip olduğu bir dünya çekilmez olur herhalde. Nitekim doğayı güzelleştiren de çeşitliliğidir. Doğanın bir parçası olan insan da renkliliği, çeşitliliği, farklılığı ile güzeldir. Fakat…

Allah unutturmasın

Depremlerin bir kronolojisi varmış. Yeni öğrendim. Mesela Suriye’nin kuzeyi ile ülkemizde gerçekleşen son büyük depremin merkezi Maraş açısından böyle bir kronoloji söz konusudur. Muhsin Kızılkaya’nın son yazısından öğrendim. Urfalı Mateos 1121 yılının ŞUBAT ayında Maraş’ta büyük bir deprem…

Enkazın içinden çıkan adam, nasıl kaldıracaksın gözyaşının ağırlığını kalan ömründe?

Büyük, çok büyük bir felaketle sarsıldık, Maraş Ovacık’tan Halep’e, Malatya’ya, Diyarbekir’e, Adana’ya, Adıyaman’a… kadar. O kadar büyük ki insan tarif edecek, anlatacak kelime bulamıyor. Öylece şoke olmuş vaziyette susup kalıyor. Malatya’da depremin yıkıntıları arasında kurtarma çalışmaları…

Mevcut sistemin imkanlarını doğru kullanma imkanı var mı?

Aksayan birçok tarafı olsa da Osmanlıda İslam şeriatına, diğer adıyla evrensel hukuka ve sınırları içinde yaşayan toplumların geleneklerine riayet edilirdi. Her topluluğun geçmişinden miras aldığı hiyerarşik yapısı dikkate alınarak devletle ilişkileri düzenlenirdi. Bu yüzden aynı imparatorluğun…

Çılgın Batının yediği herzeye bakın

Ufuklarını çelik zırhlı duvarlarla sarmış olmalarına rağmen suçlulara özgü ölümcül korkularını gizleyemiyorlar artık. Afrika’nın çocuklarının gözlerindeki nefret, şatolarının yüksek duvarlarının ardında bile uykularını kaçırdığını şiş gözlerinden anlamak mümkün. Dünyanın dört bir yanını talan…

Siyabend ile Hece

Para ile dil arasında ilginç bir benzerlik var. Her ikisinin de kendilerinden kaynaklanan bir değerleri yok. Başka değerleri temsil ettikleri oranda değer kazanırlar. Para bir memleketin yer altı, yer üstü, maddi, manevi servetini temsilen vardır. Dil bir milletin maddi ve manevi değerlerini,…

Samirilerin sesi niçin çok çıkıyor?

Muş’tan Tatvan’a doğru giderken solumuza düşen Muş ovasını kim bilir kaçıncı kez seyrediyordum. Yaz mevsiminde ova, usta bir ressamın elinden çıkmış göz alıcı ve yemyeşil bir tabloyu andırır. Şurada burada şeker pancarı ya da belki de tütün tarlalarını çapalayan, kavun-karpuz bostanlarını sulayan…

Firavunoğullarının peşini bırakmayan lanet

Bizim zamanımızda üniversiteden mezun olmak için “mezuniyet tezi” hazırlama şartı vardı, hala var mı bilmiyorum. Tarih bölümünde okuyan bir arkadaşıma hocası “Van gölü ve çevresinin Osmanlıya katılması” başlıklı bir tez hazırlamasını istemiş, bir de yararlanması için Farsça bir kitap vermişti…