Hindistan ile ilgili bugünlerde en fazla konuşulan konulardan biri, bir sömürge ülkesiyken nasıl dünyanın önemli ekonomik güçleri arasına yükseldiği.
Hindistan Ay’a iniş yaptı, Güneş’in incelenmesiyle ilgili çalışmaların da devam ettiğini açıkladı.
G 20’ye ev sahipliği yapıyor.
Dünya Bankası, ülkeyi düşük gelirden orta gelir seviyesine yükseltti, bu gerçekleşeli baya bi zaman oldu.
Tabi bu gelişmede ABD desteğinin de payı var, 1990’lardan sonra liberal ekonomiye yönelişle birlikte Hindistan’ın yıldızı parlamaya başladı.
Ucuz iş gücü fırsatı, iş güvenliği önlemleri gibi insan hakları önlemlerinin gelişmiş kapitalist ülkelerdeki gibi olmaması nedeniyle burada yapılan “yatırımlar” da Hindistan’ın ekonomisinin düzelmesinde etkili oldu. Ancak ülke nüfusunun ortalama olarak yüzde 10’unu oluşturan kesimin toplam servetin yaklaşık olarak yüzde 80’ini kontrol ettiği gerçeği sonrasında, ekonomik gelişmenin taktir edilmesi mi yoksa tenkit edilmesi mi gerektiği tartışma konusu oldu.
Çünkü ülkede yoksulluk hala büyük bir sorun. Her ne kadar düşük gelir grubundan orta gelir grubuna yükseltilmiş olsa da…
Hindistan’ın sosyal durumuna baktığımızda kast sistemine ve kültüre de bağlı olarak kadınların ayrımcılığa maruz kaldığını görüyoruz. Veriler çok güvenilir olmasa da her 16 dakikada bir kadının tecavüze uğradığı belirtiliyor.
Ayrımcılık konusunda ülkede kadınlardan da önce gelen kesim Müslümanlar. Müslümanlar sık sık şiddete maruz kalıyor, katledilmeleri için çağrıda bulunuluyor ve yakarak öldürme gibi bir vahşetin muhatabı olabiliyorlar.
Modi yönetimi ile birlikte Hindistan’da bazı şeylerin olumlu yönde ilerlediği bir gerçek ancak aşırı milliyetçi ve hatta ırkçı bir yönetim olan Modi yönetimi, insan hakları ihlalleri noktasında oldukça keyfi hareket edebiliyor.
Modi yönetiminin ırkçılığı sadece Müslümanları hedef almış durumda değil, siyasette de otoriter bir tutum mevcut. Hindistan için önemli olan Gandhi ailesinin üyesi olan bir milletvekili, Modi’yi eleştirdiği için vekilliği düşürüldü ve hapis cezasına çarptırıldı.
BBC’nin Modi ile ilgili olan belgeseli Hindistan’da yasaklandı. Zira belgesel Hintli Müslümanların uğradığı ayrımcılığı ve en kanlı saldırıları Modi’nin etkisi üzerinden de ele alıyordu. Konuyla ilgili uzun süredir suçlanan Modi ise suçlamaları reddetmekle, belgeselleri yasaklatmakla olayı geçiştiriyor.
Çin’i, Uygurlara uyguladığı insan hakları ihlalleri üzerinden eleştiren başta ABD olmak üzere birçok ülke, Müslümanlara karşı Çin’in uyguladığından daha az zulüm yapmayan ve hatta bunu sistematik bir hale getirmek isteyen Modi yönetimiyle, insan hakları ölçüsünde hiç karşı karşıya gelmiyor. Bush yönetiminin bile Müslümanlara yapılan şiddet eylemleri nedeniyle bir dönem vize vermediği Modi, Biden yönetimi tarafından üst düzeyde karşılandı.
Basın özgürlüğü konusunda ülke son sıralara yerleşmiş durumda.
Yüksek nüfusa ve doğurganlık oranına sahip Hindistan’ın nüfusunun giderek artacağı öngörülüyor. Yüksek nüfus oranının bir ülkenin gücü anlamına geldiği iddiası her ne kadar geçmişe ait olsa da hala yürürlükte olan bir anlayış ancak yüksek nüfus oranı ve güç arasında her zaman doğru orantı yok. Zaten o nüfusun hangi şartlarda yaşadığı önemli, Hindistan için konuşacak olunursa, insanların maddi ve maddi olmayan koşullarının iç açıcı olmadığını söylemek mümkün.
Evet, bir tarafta hızla gelişen, büyüyen, Ay’a inen, Asya’da Çin’in gücüne karşı alternatif olabilecek ve bu nedenle de “küçük kusurları” görülmeyen bir Hindistan, “dünya liderleri” ile sık sık aynı karede gördüğümüz bir Modi var ama diğer tarafta da, Müslümanlar başta olmak üzere binlerce vatandaşını kötü yaşam koşullarına mahkum eden, insan hakları ihlalleri saymakla bitmeyecek başka bir Hindistan var. O Hindistan, dünyanın başka yerlerinde çocukların ekonomik şartları daha iyi olsun diye ırkçı ve faşist yönetimine karşı bir tepki almıyor ancak o Hindistan’da, bir okulda, bir öğretmen, 7 yaşındaki Müslüman çocuğu, arkadaşlarına tokatlattırıyor, bununla da yetinmeyip, tokadın daha hızlı olması gerektiğiyle ilgili diğer öğrencileri cesaretlendiriyor. Bu kare Ay’a inişin neresine ilişir bilinmez ama tüm dünyanın haberi olması sonrası aşırı tepki gelmeseydi, okul müdürü tarafından “montaj” denilerek geçiştirileceği biliniyor.
Ay’dan bakılınca da, buradan bakılınca da görülen Hindistan maalesef bu, aksi iddia edilse de.