İlyas Harfuş
Lübnanlı gazeteci ve yazar
TT

Elon Musk savaşları

X platformunun (eski adıyla Twitter) sahibi Elon Musk'ın biyografisini okudukça, bu adamın sadece nüfuzunu dayattığı ve tartışmalı görüşlerini yayınlamaktan çekinmediği sosyal medya arenasında değil, aynı zamanda siyasetten güvenlik, savunma ve uluslararası ilişkilere kadar diğer konularda da işgal ettiği konumun statüsünü keşfediyorsunuz.

X platformunun sahibi Musk, ülke liderleri arasındaki iletişimin gökyüzündeki yıldızı haline geldi. Musk, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından düzenlenen güncel toplantılarda, herhangi bir resmi statüsü olmamasına rağmen, öne çıkan yüzlerden biri oldu. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 78’inci oturumuna katılan dünya liderlerinin birçoğu dünyanın en zengin ve en etkili iş insanıyla tanışmak için yarıştı. Emmanuel Macron'dan Narendra Modi'ye, Binyamin Netanyahu'dan Recep Tayyip Erdoğan'a kadar birçok önde gelen isim X platformunun sahibi ile görüşme fırsatı aradı.

Çeşitli boyut ve türdeki kararlar Musk'ı karada ve uzayda en geniş etkiye sahip kişi haline getirdi. Yeryüzündeki iletişim araçlarına üstünlük kurmak için çabaladıktan sonra uzayın derinliklerinde de boy göstermeye başladı. Musk, ister rakibi Zuckerberg ile seviye ve kullanım tercihleri konusunda yarıştığı sosyal medya platformlarıyla ilgili olsun, ister elektrikli otomobil kullanımı alanında yaşanan gelişmelerle ilgili olsun her alanda en önde olmaya çalışıyor. Öyle ki Tesla şirketi, dizel ve benzinli motorlara sahip otomobillerin kullanımından uzaklaşılarak yeni ve temiz dünyanın geleceğe hâkim olabilmesi için bir fırsat sunduğu bu çağda önde gelen bir konuma sahip.

Musk'ın geleceğe bakan bir hayalperest olduğunu söylemek abartı olmaz. Milyarlar kaybediyor ve bir o kadar, belki de daha fazlasını kazanıyor. Mesleki başarısının bedelini öderken ailevi sorunlar da yaşıyor. Ancak Musk sadece teknoloji alanında değil, siyaset alanında da uluslararası sahnede bir aktör olarak ABD’de ve dünyada kendini kabul ettirdi. Platformunu yönetme biçimi nedeniyle pek çok eleştiriye maruz kaldı. Ancak sosyal medyanın (X bunların en önde gelenlerinden ve en yaygınlarından biri) halen profesyonel duruşuna ve medya güvenilirliğine önem veren önemli gazeteler ve yayınlarla rekabet ettiği bu çağda, böyle bir platformun sahibinin görüşlerini dikkate almamak diye bir şey söz konusu olamaz. Bu platform, sözcüklerin iletilme hızının güvenilirliğinden daha önemli hale geldiği yeni bir dönemle rekabet etmeye çalışıyor.

ABD’li yazar Walter Isaacson'ın geçtiğimiz günlerde yayınlanan ve birçok yoruma yol açan ‘Elon Musk’ adlı kitabında, X platformunun sahibinin uluslararası politika alanında ve çeşitli sahalarda oynadığı rollere ilişkin heyecan verici anlatımlar yer alıyor. Ancak bunlar arasında en öne çıkanı, Musk'ın Starlink uydu ağının Ukrayna savaşına katılımıyla ilgili. Zira bu ağın, Ukrayna ordusuna Rus hedeflerini bombalamak için gerekli teknolojik araçları sağladığı ifade ediliyor. Bu ortaklık sebebiyle Musk, ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Jack Sullivan da dahil olmak üzere ABD yönetimindeki yetkililerle, insansız hava araçlarının (İHA) kullanımı ve çalışma alanları meselesini koordine etmek için sürekli temas halinde olmaya özen gösteriyor. Şu anda özellikle Ukrayna ordusuna sağladığı araçlar Rus güçleriyle çatışmaların gerçekleştiği bölgelerin çoğunu kapsadığından, bu temaslar halen devam ediyor. Anlık olarak Ukrayna semalarında yüz bin Starlink uydusu bulunuyor. Ancak Musk'ın ısrarla üzerinde durduğu kural, uydularının düşmanca ya da saldırgan amaçlar için kullanılmaması, aksine sadece savunma amacıyla kullanılmasıdır. Musk bu konu hakkında yaptığı bir açıklamada şunları söyledi:

“Starlink, savaşlara katılmak için ya da İHA saldırılarının gerçekleştirilmesine yardımcı olmak için değil, Netflix izlemenin keyfini çıkarmak, yorucu bir günün ardından dinlenmek, barışçıl aktiviteler yapmak için tasarlandı.”

Isaacson kitabında, Eylül 2022'de meydana gelen ve Elon Musk'ın Kırım Yarımadası'ndaki Sivastopol Limanı’nda bulunan Rus filosuna ait savaş gemilerini bombalamayı amaçlayan Ukrayna İHA’larına teknolojik olanaklar sağlamayı kabul etmediği bir olayı anlatıyor. ABD Savunma Bakanlığı, Starlink ile Ukrayna İHA’larına iletişim imkânı sağlama konusunda anlaşmış olsa da Musk, Washington'daki Rus büyükelçisi tarafından Rus filosuna yönelik herhangi bir saldırıya Japonya'nın Pearl Harbor'da Amerikan filosuna yaptığı baskına ABD'nin verdiği tepkiye benzer bir nükleer tepkiyle karşılık verileceği konusunda bilgilendirilmesinin ardından, şirketin bu durumda İHA’lara yardımcı olamayacağını belirtti.

Moskova yönetimi, Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dimitriy Medvedev'in, ABD'deki ‘tek aklı başında insan’ olarak tanımladığı Elon Musk'ın kararını övmekte tereddüt etmedi.

Bu hikâye, Ekim 2022'de Starlink uydu ağının Ukrayna'nın bazı bölgelerinde iletişimi kesmesi ve Ukrayna kuvvetlerinin birbirleriyle iletişimden mahrum kalmasına neden olan başka bir hikâyeyle aynı zamana denk geliyor. Daha sonra Elon Musk ve ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) arasındaki mutabakatın ardından iletişim yeniden sağlanmıştı. Musk, o dönemde bunun nedenini, şirketinin Ukrayna ordusuna ücretsiz hizmet sağlamaya hazır olmaması diyerek açıklamıştı.

Musk, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşta Rus tarafına daha yakın sayılabilir mi? Bu soru, Musk'ın iki ülke arasında Ukrayna'nın tarafsız bir devlet olmayı kabul edip Kırım Yarımadası'ndan vazgeçmesini ve Ukrayna'nın Rusya tarafından ilhak edilen doğu bölgelerinde yeni bir referandum yapılmasını içeren bir barış planı sunmasıyla, Washington koridorlarında spekülasyonlara yol açtı. Tıpkı Tayvan yönetiminin, Musk'ın ‘Hawaii Adaları'nın Amerikan topraklarının bir parçası olduğu gibi, Çin topraklarının da bir parçası’ olduğunu söylediğinde verdiği yanıt gibi, Kiev yönetiminin de bu teklife yanıtı olumsuz oldu.

Elon Musk'ın hikayesi, içinde yaşadığımız zamanın hikayesidir. O, şu an ABD ve dünyanın dört bir yanındaki yerleşik medya imparatorluklarına rakip olan bir imparatorluğun başında olmasaydı; görüşleri, yorumları ve kişiliği sıradan olabilir ve ilgi uyandırmayabilirdi. X çağında yaşadığımız sürece Elon Musk'ın görüşleri, artıları ve eksileriyle, tartışmalı ve ilginç olmaya devam edecek.