Abdurrahman Raşid
Suudi Arabistan’lı gazeteci. Şarku’l Avsat’ın eski genel yayın yönetmeni
TT

Zarif’in şalomu ve uzlaşma

Cevad Zarif, İran'ın İsrail'e karşı vaat ettiği askeri saldırıya hazırlandığı bir dönemde, bir video mesaj yayınlayarak Yahudilerin yeni yılını kutladı.

“Güneş yerini aya bırakırken, tüm Yahudi yurttaşlarımıza ve dünyadaki Yahudilere barış ve huzurla dolu çok mutlu bir yeni yıl diliyorum. Roş Aşana’nız kutlu olsun.”

Eleştirel, alaycı ve kınayıcı yorumların aksine, Bakan Cevad Zarif'i zeki ve şaşırtıcı girişimlerde bulunan bir kişi olarak görüyorum. İki taraf arasındaki gerginlik ve öfke ortamında bu video mesajla akıllı bir halkla ilişkiler atağında bulunmaya çalışıyor. Onları kendi tarafına çekip çekmediği bir yana, Yahudilerin büyük bir kısmının, bu video mesajını dinlediğine şüphe yok. Zarif’in bir atakta bulunmaya çalıştığını söylüyorum, çünkü mesajı özellikle İsrail medyasında güçlü bir karşı atakla karşılandı. İsrail medyası izleyecilerine bugün İran'ın kendileri için asıl tehlike olduğunu hatırlattı. İsrail gazeteleri Zarif'in söylediği gibi tarihsel olarak Yahudileri üç kez kurtaranların İranlılar olmadığını, aksine İran’ın Yahudi devletini yok etmek istediğini tekrarladı.

Zarif bu sefer farklı bir imajla geri dönüyor ve askeri çatışmayı kaybettikten sonra propaganda savaşında arzu edilen sızma ve atılımı gerçekleştirmeyi umuyor. İran, ABD ile müzakere arzusunu dile getirdi ve Zarif de mesajı ile Yahudilere duygusal bir çağrıda bulunarak yeni seçilen Başkan Donald Trump yönetimiyle iletişim kurma çabalarına engel olmaması için İsrail'i mümkün olduğunca tarafsızlaştırmaya çalışıyor.

Mesaj aslında İsraillilere yönelikti, dünyadaki Yahudilere ya da İran Yahudilerine değil. İran'da 80 bin İranlı Yahudi vardı ve din adamlarının iktidara gelmesinden sonra çoğunluk ülkeyi terk ettiğinden geriye yalnızca 10 bini kaldı. İran dış politikasının mimarını zor bir görev bekliyor; Tahran'ın en önemli müzakere kartları olan Hizbullah ve Hamas’ı kaybettiği bu zor koşullarda Trump yönetimiyle ilişki kurmak ve anlaşmaya varmak..

Gazze ve Lübnan savaşları çatışmanın birçok kavramını değiştirdi. İran ve İsrail tarafları, iki ülke arasındaki doğrudan savaşı durdurmak için öncelikle bir müzakere çerçevesine, ikincisi, vekil güçlerin yenilgisinden sonra İsrail ile doğrudan ve dolaylı çatışmayı sona erdirebilecek yeni bir anlaşmaya varılmasına ihtiyaç duyacak.

 Beş yıl önce Zarif, dönemin ABD Dışişleri Bakanı Pompeo'nun, Tanrı'nın “Başkan Trump'ı Yahudileri İranlılardan kurtarmak için göreve getirmiş olabileceğini” söyleyen açıklamalarına bir tweet ile yanıt vermişti.

Bakan Zarif o dönemde attığı tweette “Yahudileri kölelikten ve soykırımdan kurtaranlar Perslerdir” demişti. Pers Kralı Kiros'un Yahudileri Babil'deki esaretten kurtardığını, bir başka Pers kralının Yahudileri soykırımdan kurtardığını, Yahudilere yönelik soykırım planının İran’dan değil Mısır’daki Negev’den geldiğini de söylemişti. Bu saldırganca bir mesajdı, Zarif'in şimdiki uzlaşmacı mesajıysa Şalom ile başlıyor.

Kutlamanın motivasyonu siyasi. Asıl amacı İsrail ile yakınlaşma ve İran'ın tutumunu anlamasını sağlama arzusuyla hitap ettiği Yahudi halkı ile Netanyahu’nun arasını açmaktır. Yahudi hayal gücünde ve onu çevreleyen dünyaya ilişkin bakışında önemli bir rol oynayan tarihi anlatılara atıfta bulunarak, Yahudi düşmanlığı kavramının Tahran'a karşı taraflı bir siyasi propaganda olduğunu vurgulamaktır.