Güçlüler ülkelerinin ve halklarının yaşamlarında parmak izi bırakırlar ve bu izler çeşitlidir. Bazı parmak izlerinin kurbanlarının yaralarını iyileştirmek için uzun yıllar çaba harcamak gerekir. Tarih, güçlülerin parmak izlerinin tarafsız bir deposu değildir. Tünellerine gelenleri kabul eder, sonra kalkar ve onları yeniden yargılar. Halkını ilerleme, adalet yolunda yönlendirenlere, köprüler kuranlara müstesna bir yer tahsis eder.
Tarih, dosyaları, yaraları ve davaları yeniden açan, resmi parfümler ve makyaj ile güzelleştirilen anlatıları çökerten bir anatomi odasıdır. Parmak izinin, kişi ve yetenekleriyle, dönüm noktası ve hassasiyetiyle, üzerinde hareket ettiği sahnenin ağırlığıyla bir ilişkisi vardır. Bu yüzyılın ilk çeyreği hızlı geçti. Bilim ve birikmiş araştırmalar patlayarak bilimsel ve teknolojik ilerlemenin kapılarını ardına kadar açtı. Artık yapay zekâ denilen büyük bir ziyaretçinin gözetimindeyiz. Bu ziyaretçi dünyamızı ve yaşam tarzımızı değiştirecek ve doktorun, mühendisin, öğretmenin, generalin ve istihbarat şefinin deneyimini zenginleştirecek. Bilim adamları, salgın hastalıklara karşı aşı üretenler, entelektüel, sanatsal ve kültürel ilerlemenin öncüleri ile ilgili adil yargılarda bulunmayı bu alanların uzmanlarına bırakıyoruz. Bize siyasi boksörlerin ve sanatlarının parmak izlerini araştırmak yeter.
Başkan Boris Yeltsin her konuda aşırıya kaçtı. Sallandı ve Sovyet enkazından birçok yarayla çıkan Rusya da onunla birlikte sallandı. Yeltsin yüzyıl ile birlikte görevi bırakmayı seçti. Yeni yüzyılın arifesinde Kremlin'in anahtarlarını KGB'nin bilinmezliklerinden ve Berlin Duvarı'nın yarattığı hayal kırıklığından gelen subaya teslim etti. Vladimir Putin, Rusya Federasyonu'nu parçalanmaktan kurtardı, bölgesel baronları evcilleştirdi ve para babalarına boyun eğdirdi. O sakin, soğuk ve yeterince sert. Çar'ın hediyesiyse size sunulan zehri bile reddetme hakkınız yok. Sayın Başkan Batı'yı aldattı ve bugün Ukrayna topraklarında savaşan Kızıl Ordu'yu Kim İl-Sung'un torununun gönderdiği yoldaşların yardımıyla yeniden inşa etti.
Putin, Suriye'de gerileme rüzgarları onun üzerine doğru estiğinde Donald Trump'ın hediyelerini bekliyordu. Gülümsüyor. Beşşar Esed zordu. Pek çok ipin üzerinde dans edebileceği yanılsamasıyla yapılan öğütleri dinler ve sonra unutmuş gibi yapardı. Aynı tekne iki kez kurtarılamaz. Dünya, anayasa ve generallere boyun eğdiren ve son zamanlarda nükleer cephanelik arpını ustalıkla çalmaya gayret eden Putin ile çeyrek asır geçirdi. Putin, “misafir”i Beşşar Esed ile birlikte dünya hayatının bu çeyrek asırlık hikâyesini gözden geçirebilir.
İlk çeyrek aynı zamanda ikinci on yılda beliren Şi Cinping adlı bir adamın parmak izlerini de taşıyor. Kendisi 2013 yılından bu yana Çin gemisine komuta ediyor. Oyunun kurallarını değiştiren güçlü bir adam. Kolektif liderlik sayfasını kapattı ve Çin'i başkanlığı iki dönemle sınırlamanın yanlış olduğuna “ikna etti.” Yolsuzluklarla sert bir şekilde mücadele etti ve daha iddialı bir dış politika izledi. Partiler güçlüleri sevdiğinden partisi ona Çin’in “büyük kaptan”ının pozisyonuna paralel bir pozisyon ayırdı. Çin’in muhteşem lideri Mao Zedong mezarında onurlu bir şekilde uyuyor. Kırmızı Kitabından geriye kalan tek şey, düzeni sağlamak ve “muhalifleri” dizginlemek için kullanılan katı bir mekanizma. Şi sabırla ve beceriyle yönetiyor. Dünyanın şansına, Putin'in Ukrayna'ya yaptığı gibi pervasızca Tayvan üzerine atılmadı. Ama küresel ekonominin lideri o kadar da şanslı değil. Birkaç hafta içinde Beyaz Saray'ın efendisinin ismi yine Donald Trump olacak. ABD, gümrük vergileri ve koruyucu tedbirlerle Çin hayaleti ile dövüşmeye geri dönecek.
Şi'nin Çin'de başkanlığı üstlenmesinden bir yıl sonra Hindistan, başbakanlık makamını halen orada ikamet eden Narendra Modi adlı başka bir güçlü adama teslim etti. Modi, komşu Çin ile çatışma riskini azalttı. Rusya'nın Ukrayna'da boğulmasından maksimum fayda sağladı, ancak dünya liderliğinin bir sonraki duyuruya kadar ABD’ye ayrılmış olduğunu da unutmadı. Hindistan birçokları için bir ihtiyaç haline geldi. Rusya'nın Çinli müttefikinin esiri haline gelmemesi için ona ihtiyacı var. ABD'nin Çin'in Asya ve dünyada yükselişini dengelemek için ona ihtiyacı var. Modi, selefi Manmohan Singh'in ekonomiyi modernleştirmeye ve çağdaşlaştırmaya, teknolojik ilerlemeye katılmaya ve yoksullukla mücadeleye katkıda bulunan ekonomi politikalarının meyvelerinden büyük ölçüde yararlandı. Modi'nin uzun süre görevinde kalması, ülkesinin hem iç hem de dış çehresinde iz bırakmasına yardımcı oluyor. Ortadoğu'yu Saddam Hüseyin'in Irakı, Muammer Kaddafi'nin Libyası, Beşşar Esed'in Suriyesi ya da Binyamin Netanyahu'nun önderlik ettiği savaşların parmak izleri gibi çöküşlerin bıraktığı parmak izleri üzerinden yazmaya alışkınız. Ortadoğu ülkelerinde geçmişin yaralarını kaşımak yerine, geleceğin kapılarını açacak başka parmak izlerinin çıkmasını hep hayal ettik.
İkinci on yılın ikinci yarısında Suudi Arabistan'da Muhammed bin Selman adında bir genç ortaya çıktı. Genç adam, onda geçmişin asaletini ve geleceğin parlaklığını gören, Hadımul Haremeyn eş-Şerifeyn babası Kral Selman bin Abdulaziz'in güvenini hak ediyordu. İnsanlarla iletişim kurabilme becerisi farklılık yaratan, dönüm noktaları üreten, iz bırakan bir yetenektir. Genç Suudi nesli, tarihi bir fırsatın gelmekte olduğunu hissetti ve onu karşılamak için öne çıktı. Beklenen enerjiler ile Vizyon 2030 hayallerinin ve rakamlarının mimarı arasında sevgi, sadakat ve dostluk bağları kuruldu. Böylece yetenekleri engelleyen, alan ve arenalara el koyan kilitler kırıldı. Şimdi ülke uyumayan bir şantiye gibi, hayaller hayata geçirilerek daha fazla hayale kapılar açılıyor. Reformlar kapsamlı bir kalkınmaya, ekonomide ve yaşamın çeşitli yönlerinde derin değişikliklere dönüştü. Herkesin geçmişin asaletini parlak bir geleceğin koruyacağını hissetmesinin ardından birden fazla nesli kendine çeken bir umut, toplumun damarlarında dolaşmaya başladı.
İlerleme, yatırım, refah, ortaklıklar, iş birliği, yolsuzlukla mücadele ve insanların yaşamlarının iyileştirilmesi. Sağlık, eğitim, teknolojik ilerleme, çevre, inovasyon, eğitim, ustalık ve yerel, bölgesel ve uluslararası sorumluluk. Bunlar, yakınlaşma, iş birliği ve köprü kurma değerlerine odaklanmak için geçmişteki çatışmalardan çıkan Suudi Arabistan'ı ziyaret edenlerin duyduğu kelimeler. İç kalkınmanın yanında Suudi Arabistan'ın varlığı bölgesel ve uluslararası düzeyde güçlendi ve ziyaretçiler yeni deneyimi görmek, yatırım fırsatları ve ortak çıkarlar aramak için ülkeye akın ediyor.
Muhammed bin Selman'ın, ülkesinin hayatındaki parmak izleri kısa sürede ortaya çıktı. Onun deneyimi, Arap ve İslam dünyasındaki pek çok kişinin aklına ve kalbine hitap eden bir model sunuyor. Kaderimiz dünyayla çarpışmak değil, daha ziyade onunla etkileşim kuracak koşullara sahip olmak ve gelecek nesiller için daha iyi bir gelecek yaratmaya katkıda bulunmaktır. Muhammed bin Selman rüyalarını gerçekleştirme konusunda inatçı görünüyor. Ziyaretçisini bölgenin şartlarından dolayı ümitsizliğe kapılmamaya davet ediyor. Ortadoğu için Avrupa sahnesine benzer bir gelecek hayali kuracak kadar ileri gidiyor. Geleceğin şekillendirilmesinde Pekin ve Moskova ve tabii ki Trump'ın dönüşüne hazırlanan Washington ile eşit ve verimli ilişkiler olması gerekiyor. Bir yıl ve çeyrek asrın sonunda, dünyanın daha güzel günlerin hayalini kurma hakkı var. Gazze hastanelerinden ve Şam hapishanelerinden gelen görüntülerin acımasızlığına rağmen, Ortadoğu halkının böyle bir hayali gerçekleştirmeye hakkı var.