Şemsan bin Abdullah Menai
TT

Bahreyn’in Filistin davasına yönelik tutumu sabittir

Burada Bahreyn’in başkenti Manama’da 25-26 Haziran tarihlerinde düzenlenen “Manama Ekonomi Çalıştayı” tartışmasına değimeyeceğim çünkü bu konuda yeterli arka plana sahip değilim. Bir Bahreyn vatandaşı olarak beni daha çok ilgilendiren şey; bazı Filistinli ve Filistinli olmayan şahsiyet ve grupların Bahreyn’e karşı yürüttükleri bu medya kampanyasından – kendisi amacı yalan olan doğru bir söz gibidir- duyduğum hoşnutsuzluğu dile getirmektir.
Bu kampanyanın arkasındaki isimler ve taraflar bilindiktir. Bahreyn’e karşı bu tür düşmanca medya kampanyaları yürütmek ve Bahreyn ile Filistin halkı ve liderliği arasındaki tarihi ilişkiyi bozmak için fırsat kollamaktadır. Bu taraflar arasında; Bahreyn’de yasadışı kabul edilerek feshedilmiş, müttefiği Hizbullah ile birlikte Lübnan’da Bahreyn ve liderliğine karşı gösteri düzenlemiş, Bahreyn’e karşı düşmanca tutumları ile tanınmış ve İran’ın Bahreyn’deki kolu olan “El-Vifak Cemiyeti” de vardır.
Bahreyn’in Filistin davasına yönelik ilkeli tutumunu savunma konusunda hiç kimseye ihtiyacı yoktur. Filistin davası ve özellikle de Filistin halkına yönelik tarihi tutumlarını takip edenler de bunu açıkça görecektir. Bahreyn liderliği, hükümeti ve halkının;  Filistin halkı ve savaşçı Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın liderlik ettiği Ulusal Yönetimi arasında karşılıksız yardımlarla dolu tarihi bir ilişki vardır. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Filistin davasını birinci meselesi haline getiren Bahreyn liderliği ve halkı ile ülkesinin köklü ilişkilerini çok iyi bilmektedir. Uzun yıllardır Bahreyn’de yaşayan çok sayıda Filistinli vardır. Onlar bizim ailemizdir. Birçoğu bizlere okullarda ve üniversitelerde bilgi ve eğitim veren öğretmenlerimizdir. Bahreyn ve onun inşası için çalışmakta bizlere ortak olmuşlardır. Bunun yanında Araplar olarak aramızda bir kan bağı ve Müslümanlar olarak bir din bağı vardır.
Bahrey,  Filistin davasını her zaman kendi davası olarak görmüştür. Bahreyn Kralı Hamad bin İsa Al-Halife her konuşmasında ve kutlamada bu ilkeli tutumu dile getirmiştir. Bahreyn’in bu ilkeli tutumu, Filistin davasına ve halkına yönelik rolü, hükümet ve halk olarak verdiği destek hiçbir şekilde sarsılmamıştır.
Hamas ve İslami Cihat gibi bazı Filistinli siyasi hareketlerdeki Filistinlilere gelince; Bahreyn liderliği ve halkına yönelik düşmanca tavırları doğrusu bizleri hiç şaşırtmadı. Çünkü onlar, bilhassa da Müslüman Kardeşler’in en yüksek mürşidi Erdoğan’dan emir alan Hamas Hareketi, İran rejiminin istediği gibi hareket ettirdiği kollarıdır.
Hamas Gazze’deki memurların maaşlarını, İsrail ile ilişkisi gün gibi ortada olan ve İran rejimi ile de ilişkileri olan Katar rejiminden almaktadır. Bu rejim, Yemen halkına karşı bir savaş yürütmekte ve bu savaş Suudi Arabistan ve Arap Körfez ülkelerini de uzanmaktadır. Ama Hamas buna rağmen hiçbir zaman İsrail’den bir farklı olmayan İran rejimi karşıtı bir tutum benimsemedi.
Hamas Hareketi’ne ait dosyayı açmak bizlere bu hareketin Filistin davasına verdiği zararlar hakkında açık kanıtlar vermektedir. Bu hareket; Filistin halkının bölünmüşlüğünü ortadan kaldırmak için Suudi Arabistan’ın rahmetli kralı Abdullah bin Abdulaziz’in liderlik ettiği tarihi girişim gibi Arap liderlerin bütün siyasi girişimlerinin başarısız olmasını sağlamıştır.
Buna ek olarak; Hamas öncelikle Gazze halkının bir süre önce düzenledikleri gösterilerde  “yaşamak istiyoruz” sloganları ile dile getirdikleri içerideki yaşamsal sorunları çözmelidir. Çünkü Katar’ın paraları Gazze’nin ensesi kalınlarına harcandığı için Gazze halkının yaşam koşulları oldukça zorlaşmıştır. Bunun yanında Hamas Hareketi İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı ve Gazze’nin tamamen yıkılmasına neden olan savaşın da müsebbibidir. Hatta bunun da ötesinde İsrail, Gazze’yi hareketin liderlerini avlamak için kurduğu bir kapana dönüştürmüştür. Nitekim Hamas’ın kurucusu Şeyh Ahmed Yasin ile Abdulaziz Rantisi ve diğer liderlere hep Gazze’de suikast düzenlemiştir. Bu durumda şunu sormalıyız: Peki Gazze’de bir devlet kurmak Hamas’ın ne işine yaradı?