Abdurrahman Raşid
Suudi Arabistan’lı gazeteci. Şarku’l Avsat’ın eski genel yayın yönetmeni
TT

Yasak sona erdi, tehlike devam ediyor

Ölümcül korona hala aramızda. Dünya üzerinde her gün yaklaşık 40 bin kişi hastanelere akın ediyor ve binlercesi hayatını kaybediyor. Kafeler açılacak, insanlar işlerine geri dönecek ve dünyanın eski haline geri döndüğü yönünde bir his oluşacak. Fakat aslında bu bir yanılsamadan ibarettir. Bununla birlikte her ne kadar ofislerde, camilerde ve kafelerde bu tehlikenin bizi beklediğini bilsek de karantina daimi çözüm olmayacaktır. Bunun riskleri korona salgınının risklerinden daha az değil.
Diğer taraftan insanları evlerinde karantinaya almak enfeksiyon riskini azalttığı gibi suçları, kazaları ve diğer bir dizi problemleri de azaltıyor. Fakat bununla birlikte karantina mutlak bir çözüm değil, yalnızca bir geçiş dönemi.
Hükümetlerin çoğu bu ay kısıtlamaları kademeli olarak kaldırmaya başladı ve iki ay içerisinde her ne kadar tehlike hala mevcut olsa da hayat salgından önceki haline geri dönecek. Karantinanın kaldırılması sonrasında riski azaltabilecek olan şey tehlikenin farkında olmak ve gerekli önlemleri almaktır. Araba kazaları gibi. Araba kullanımına son veremiyoruz, fakat emniyet kemeri takıyor, güvenlik talimatlarına uyuyor ve bunun yeterli olduğunu umuyoruz.
Dünya Sağlık Örgütü en temel koruyucu önlemin en az 20 saniye ellerin yıkanması olduğunu belirtiyor. Fakat tavsiye yeterli değildir, bununla birlikte insanları 20 saniye boyunca ellerini yıkamaları için ikna etmek gerekir. İkna edici bilimsel bir yanıt buldum.
“Ellerinizi 20 saniye boyunca ılık sabunlu suyla ovalamalısınız. Çünkü virüsün sivri kulelerle örülmüş ve bir taç ile çevrilmiş olduğu görünüyor. Bu, bir yağ tabakasıdır. Sabunun ya da alkolün önemi bundan kaynaklanıyor. Sabun veya alkol bu yağ tabakasının çözülmesini sağlayarak virüsün bedene bulaşmasını önler. Bilimsel olarak ellerin 20 saniyeden az yıkamanın yeterli olmadığı kanıtlanmıştır.”
El yıkama, günde birçok kez tekrarlanması gereken bir işlemdir. Aynı zamanda herhangi bir şeye veya kişiye dokunulduğunda da bu işlemin yapılması gerekir. Dünya Sağlık Örgütü bu mesajı tüm dünyaya ulaştırmak için on milyon dolar harcadı:
- El temizliğine dikkat edilmeli.
- Öksürme veya hapşırma sırasında ağız dirsek içiyle kapatılmalı.
- Eller yıkanmadan ağız, burun ve gözlerle temas edilmemeli.
- İnsanlara mesafenin korunmalı gerekli: En az bir metre.
- Yüksek ateş ve öksürük gibi durumlarda muayene olmalı ve kendinizi karantinaya almalısınız.
Bütün bunlar bir tedavi ya da aşının bulunduğu açıklanana ve küresel olağanüstü durumun sona erdiği duyurulana kadar hepimizin uyması gereken görevlerdir. Etkili bir farkındalık programı olmadan böyle bir farkındalık oluşturulamaz. Ölüm ve vaka sayısına göre programın başarılı olup olmadığını göreceğiz. Aksi takdirde yetkililer tekrar karantina tedbirlerine geri dönmek zorunda kalacaklar. Bunu belirleyecek husus, herkesin güvenliği için gerekli olan basit kurallara uyulup uyulmadığını gösterecek rakamlardır.