Irak’taki Fertahiye cinayetinden sonra zamanı geldi mi ey Kazimi?

Irak’taki İranlı çeteler bir cinayet daha işledi. Irak’ta Selahaddin iline bağlı Beled ilçesinde 8 kişi sokak ortasında öldürüldü.
Cinayeti, Haşdi Şabi’ye bağlı kişiler işledi. Çünkü cinayetin işlendiği bölge olan Fertahiye, Haşdi Şabi gruplarına tabi bir bölge.
Bu korkunç ve provokatör cinayette, devletten korkmadan ve yasalar hiçe sayılarak kaçırılan 8 erkek, kurşuna dizilerek öldürüldü.
Şehri temsil eden milletvekilleri öfkelenip isyan ettiler, halk ise şokta. Bölgenin milletvekillerinin düzenlediği basın toplantısında vekiller adına konuşan Musenna el-Samarrai, silahın sadece devletin elinde olması ve mezhepçi çetelere karşı caydırıcı olunmasını talep etti. Bağdat’taki merkezi hükümetin hiçbir şey yapmaması halinde uluslararası korumaya başvurmak ve bölgede görev yapan güvenlik ve askeri güçlerde yerel halktan olmayan kişilerin görev almasını reddetmekle tehdit etti.
Bu cinayetten önce Haşdi Şabi’ye bağlı unsurlar ve ayaktakımı, Kürdistan Demokratik Partisi'nin Bağdat'taki ana merkezini yakmışlardı. Ondan önce yine Haşdi Şabi’ye bağlı gruplar, Erbil Havalimanı’na roket saldırısı düzenlemişlerdi. Bunun öncesinde de Bağdat’taki Yeşil Bölge’de bulunan yabancı elçilikleri hedef almayı bağımlılık haline getirmişlerdi.
İran’a bağlı Haşdi Şabi gruplarının kendisini de siyasi olarak hedef aldığı, hatta belki de güvenliğini tehdit ettiği Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi, hemen Selahaddin ilindeki askeri ve güvenlik kuvvetleri komutanları ile bir toplantı yaptı. Herhangi bir ad ya da şekilde terörün geri dönmesine izin verilmeyeceğini belirtti.
Irak Haber Ajansı’nın yayınladığı açıklamaya göre, Başbakan toplantıda şunu söyledi: “Selahaddin’deki vatandaşlarımıza mesajımız şudur: Devlet sizi koruyacaktır. Silahlı Kuvvetlerin doktrini, bireyler veya diğer isimlere değil, millete ve hukuka sadakattir.”
Mustafa Kazimi'nin Askeri Basın Sözcüsü Albay Yahya Resul, Fertahiye cinayeti için, “Beled’te işlenen suçun faillerini yakalamak için gerekirse askeri müdahalede bulunmaktan çekinmeyeceğiz” açıklamasını yaptı.
Kazimi de Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Beled ilçesindeki cinayet ile Bağdat’ta Kürdistan Demokratik Partisi'nin ana merkezdeki yangından sorumlu bazı faillerinin tutuklandığını açıkladı.
Fertahiye’de işlenen suç ile hedef alınan Sünni bileşen gibi şimdi Kürt bileşen de İran’a bağlı çetelerin hedefi haline geldi. Vatansever Kazimi ile ordu, güvenlik ve hukuk kurumları içindeki adamları, mezhebi ve etnik kökeni ne olursa olsun Irak vatandaşını, komşu İran’ın Irak’taki kolları aracılığıyla işlediği suçlara karşı korumakta başarılı olabilecek mi?
Bu belki de tehlike içinde saklı bir imkandır. Irak ulusal kadrosunun Kazimi’nin birleştirici ulusal projesinin arkasında durması için bir fırsattır. Bu arada, söz konusu projeyi destekleyecek ilk kitle, Necef, Kerbela, Nasiriye, Semave, Basra, Amara, Kazımiye ve Şii coğrafyanın diğer şehirlerinin sakinleri olacaktır.
Vizyon sahibi bir lider, gemiyi dev dalgaların tehlikeli noktalarından uzaklaştırıp tekrar denize yönlendirmek için onu kontrol edebilen kişidir. Peki bugün, İran’a bağlı çeteler, her şeylerinden sıyrılıp Iraklıların gözünde oldukları gibi göründükten sonra, Kazimi bunu yapacak mı?