Mişari Zeydi
Suudi Arabistanlı gazeteci- yazar
TT

Mısır… İhvan’ın kökünü kazımak

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) üyelerinin ve teröristlerin hükümet işlerinden, disiplin yöntemlerine başvurulmaksızın ihraç edilmesine ilişkin 2021 tarihli 135 sayılı yasayı onayladı. Yasa geçtiğimiz temmuz ayında parlamentoda kabul edilmişti.
Yasa söz konusu hükümlerin devletin idari birimlerindeki ve kamu sektörü şirketlerindeki işçiler için uygulanmasını öngörüyor. Ayrıca işçinin işten çıkarılmasının kendisini dinledikten sonra ilgili bakanın ibrazına dayalı olarak cumhurbaşkanı veya tayin edilen bir vekil tarafından verilen gerekçeli bir kararla yapılmasını ve işten çıkarma kararının işçiye bildirilmesini de kapsıyor.
Yasa, işçinin bu hükümlere göre işten çıkarılmasının, emeklilik maaşından veya ikramiyeden yoksun bırakılmasını gerektirmediğini ve “geçici” işten çıkarmayı kullanarak temyiz ve kararın tekrar gözden geçirilmesi için başvuruda bulunma hakkına sahip olduğunu vurguluyor.
Evet.. Bunu karanlık Avrupa yüzyıllarında yapılan meşhur bir tür cadı avı girişimi olarak görecekler var. Bu adımı, Irak’taki Baas’ın ortadan kaldırılmasına yönelik kampanyaya benzetecekler de olabilir. Meseleyi Batı'nın Nazizm'n kökünü kazımasına ve bunun söz, fiil ve sembol olarak suç sayılmasına benzetecek kişiler bulunuyor. Son olarak meseleyi yabancıların ahir zamanda maruz kalacağı belalardan biri olarak görecekler -tabi ki İhvan ve yandaşları- da mevcut. Diğer yandan İhvan’nın sesli bir şekilde reddedilmesi, devleti İhvan’ın iç hücrelerinin ihlallerinden korumak için gerekli önleyici bir tedbirdir. İhvan devletin sırlarını ve çıkarlarını gasp etmek de dahil olmak üzere her şeyi mübah görüyor. Çünkü onların nazarında bu, öncesinde ve sonrasında haddini aşmış “mürted” bir devlettir. Yani yağmur suyundan daha tatlı bir ganimettir.
İhvan'ın ve kendisine bağlı olsun ya da olmasın içinden doğan kollarının ihlallerinin yarattığı tehlikenin küçük bir bölümünü inceleyecek olursak şu gibi isimler aklımıza gelecektir:
Mısır ordusu istihbarat biriminde binbaşı ve Yıpratma Savaşı’nın en ünlü subaylarından biri olan Abbud ez-Zumer. Zumer,  ordu içindeki köktendinci askeri akımın en önde gelen subaylarından biri ve Mısır Cihat Örgütü’nün bir sembolü.
İssam el-Kameri... Mısır Zırhlı Birlikleri’nde bir subay ve Mısır Ordusu Komuta ve Kurmay Yüksekokulu’nda öğretmen. Aynı zamanda Cihat Örgütü'nün de liderlerinden.
Eski Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat'ın katili Halid el-İslâmbûlî. İslâmbûlî, Mısır ordusunda bir teğmendi. Hatta operasyonu yürüten herkes silahlı kuvvetler mensubuydu.
Askeri ve güvenlik düzeyinde geçmişle ilgili olarak elimizde bunlar var. Günümüzde ise elimizde, son dönemde Mısır ve Libya'daki terörün en önde gelen şeytanlarından olan Mısır Yıldırım Kuvvetleri subayı Hişam Aşmavi gibi örnekler bulunuyor.
Sivil yönetimler, eğitim-öğretim, belediyeler, sağlık ve diğer sektörlerdeki İhvan hücreleri de cabası -Mısır için geçerli olanlar, İhvan’ı yasaklayan diğer ülkeler için de geçerlidir-. Bu durum, bir ev sahibinin bahçesinde yaptığı temizliğe benziyor: Her ne kadar fazlalık olan otları biçse de bu otlar bir süre sonra tekrar çıkar. Yani bu tek seferde yapılacak bir iş değil.
Şikayet etme veya fikirleri ve bağlılıkları değiştirme hakkı var olmaya devam ediyor. Bunun da değerlendirilmesi lazım. Ancak onaylandıktan sonra...
İhvan ve onun gibi batini amirane gruplar ile sürekli mücadele etmekten başka bir çare yok.