Memduh Muheyni
Al Arabiyya Genel Yayın Yönetmeni
TT

Carlson’ın değil, Fox News’in hatası

Trump, son başkanlık seçimlerinin sonuçlarına neden itiraz etti?
Cevap belli: Bizzat kendisinden dolayı. Servet, şöhret, kadınlar, fiziksel ve etnik üstünlükler… Akla gelebilecek her şeyle gurur duyan ve başarılı bir insan imajı çizen bu adamın tabiatında yenilgiyi kabullenmek yok. Trump, ‘uykulu ve hasta adam’ diye nitelediği Biden karşısında kaybedince kendisi için inşa ettiği bu imajı bozmamak için tüm kurnazlık becerilerini kullandı ama yine de küçük düştü. Trump’ın yenilgiyi kabullenmemesinin bir başka sebebi de destekçilerinin gözünde onu, düşmanları tarafından bir komploya maruz kalmış bir mağdur olarak gösterecek bir hikâye uydurmaktır. Bu, bir sonraki seçim kampanyasında söz konusu destekçileri teşvik etmek için yatırım yapıp pazarlayabileceği bir hikâye…
Şahsiyetini doğru okuduğumuz takdirde Trump’ın sebepleri anlaşılabilir. Peki ama Fox News niye onun çekimine kapılıp da iddialarını benimsedi? İşte şimdi bedelini en önemli yorumcusu Tucker Carlson’ı gözden çıkararak ödüyor, güvenilirliğine zarar veriyor ve kendisine karşı bir karalama kampanyası başlatıp seçimlere hile karıştırmakla suçladıktan sonra uzlaşma karşılığında Dominion Voting System Company’ye 787 milyon dolar ödüyor.
Fox News, işin sonunda ayaklarını parçalayan mayına bastı. Tutumunu destekleyecek kanıtlara veya kesin bilgilere sahip olmadan hukuki meselelere dahil olup Dominion şirketinin adını açık bir şekilde dillendirdi ve böylece kanuni yaptırım altına girdi. Trump’ın, gerçeği açıklayacaklarını iddia ederek birkaç basın toplantısı düzenleyen avukat ordusunu hatırlayalım. Bunlar, kanıtların jüriye sunulmasından sonra müvekkilleri Trump’ın Beyaz Saray’a döneceği algısını oluşturdular. Ancak bugüne kadar hiçbir şey ortaya koymadılar. Bu, öfkeli kalabalıkları aldatmak ve gerçekliğe çarpmasınlar diye onlara haplar vermek için tasarlanmış bir tiyatroydu.
Fox News kanalı ise elde ettiği yüksek izlenme oranlarının düşmesinden korkuyordu. Bu yüzden de Trump’ın arkasındaki kalabalığı ve onun söylediklerine yönelik hiçbir eleştiri ve şüpheyi kabul etmeyen takipçilerini kaybetmemek uğruna, bu adamın söylediği yalanları bile bile kendini akıntıya kaptırdı. Zamanla, o dönemin Cumhuriyetçi lideri Mitch McConnell gibi, Trump’la aynı fikirde olmayan diğer Cumhuriyetçilere bile saldıran bir propaganda kanalına dönüştü. Hatta Trump’ın yandaşları ve izleyicilerini kaybetmemek için inceleme ve gözden geçirme konusundaki en önemli gazetecilik kriterlerini terk etti ve dillendirdiği tüm mantıksız sözleri cesur bir şekilde üstlendi.
Kaybedilmiş ve başarısızlığa mahkum davaları izlenme, reyting veya halkın istekleri uğruna savunmaya çabalamak, frensiz araba gibi en son hızda gider, ama tepetaklak olma ya da gerçekliğe çarpma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Trump’ın kazanmak için Ruslarla işbirliği yaptığına dair asılsız iddialara kapılan CNN de böyleydi. Bu kanal da Trump’ı devirmek için uzun saatler harcadı. Gelgelelim Savcı Mueller’in raporu gelerek bu iddiaların herhangi bir kanıta dayanmadığını ortaya koydu. Böylece CNN’in güvenilirliği ciddi şekilde zedelendi. Şimdi imajını yeniden düzeltmeye çalışıyor ve bir dönem bir avuç öfkeli solcu aktivistler tarafından alıkonan editoryal çizgisini, tekrar yorumdan uzak ılımlı habercilik çizgisine getirmeye çabalıyor.
Trump ve taraftarlarının arkasından koşulduğu bir durumda, şimdi bedelini ödeyen Fox News’in aksine nerede duracağını bilen ve muhafazakârların aile değerleri, eğitim, etnik kimlik, göç, polisin şeytanlaştırılması ve çevre gibi meselelerini makul ve tarafsız bir şekilde, hezeyan ve paranoya aşamasına gelmeden savunan muhafazakâr medya kanalları da var. Hata, işler çığırından çıktıktan sonra bu duruma bir son vermesi ve kanalın çıkarından önce kendilerini ve şöhretlerini düşünen ünlü yayıncıların kibrine karşı koyması gereken yayın yönetimindedir. Fox News bunu daha önce, gerçeklikle hayali birbirine karıştıran ünlü yorumcu Glenn Beck’i uzaklaştırarak yapmıştı. Kanal, doğru kararı verip de popülerliğine rağmen onu işten çıkarmadan önce Beck, delilik nöbetleri geçiriyordu. Ancak kanal o zaman yaptığını bu sefer yapamadı.
Kaybetmiş davaları savunmak ve bir propaganda aygıtına dönüşmek, medya kuruluşları için pahalıya mal olur. Fox News, aşırı sağcı Twitter kullanıcılarının Twitter’da yazdıklarının bir yankısı haline geldi. Aşının zararlarına ilişkin tüm yalanları ve aşı üreten büyük şirketlerin komplolarını tekrarladılar, Kongre’yi basanların niyetlerini sorgulayarak onları, kapıların polis tarafından kendilerine açıldığı barışçıl insanlar olarak tasvir ettiler. Trump, sorguladığı bir zamanda, hatta Beyaz Saray’dan ayrılmadan önce aşı vurulmuştu. Ama buna rağmen Fox News, aşının tehlikelerine dair uyarılarına devam etti. Tüm bu korkuların, komplocu düşünceden kaynaklandığı ispatlandı. Ancak kanal, bir kez daha kalabalıkların öfkesinden yararlanmak ve onlara, kendi inandığı fikirleri telkin etmek istedi. Çünkü bu kalabalıkları rakiplere kaptırmaktan korkuyordu. Ama aynı kalabalıklar, en iyi sunucusunu kovduktan sonra şimdi kanalı topa tutuyor. Bu sunucu işten çıktıktan sonra attığı ilk tweetle büyük ve seçkin kuruluşların ölümünden bahsederek kanalı sattı. Sunucunun işaret ettiği kesim, ağın sahibi olan Murdoch ailesi. Bu, Fox News’in yutmak zorunda kaldığı acı bir zehirdi ve sonuçlarıyla uzun bir süre boğuşacak.