Semir Ataullah
Lübnanlı gazeteci - yazar
TT

Yeniçeriler

Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında dünyayı dize getiren güçlü ordu, kanunları ihlal eden isyancı gruplara dönüşmüştü. Padişah için son çare, isyanı ve isyancıları tek seferde bitirmekti. Padişahın ordusu sokaklarda yeniçerilerin peşine düşmüştü. Hapse atılan hapse atılmış, öldürülen öldürülmüştü. Böylece yeniçerilerin (ya da paralı askerler denilebilir) adı, kaos ve hezimet tarihine yazılmıştı.

Yeniçeriler kirli savaşlar tarihinin ne ilk bölümü ne de tabii ki son bölümüydü. ‘Paralı asker’ kelimesi, bu tür yardımcı orduları tanımlamak için ya da herhangi bir ahlaki ve insani değerden yoksunluğa dayalı görevlerini anlatmak için yeterlidir. Öldürmek için sözleşme yaparlar. Kiralananlar tek bir kaideye bağlıdır: Sözleşme. Sözleşmeye dayalı öldürmenin karmaşık şartları yoktur. İki bedel vardır; biri öldürmek için, diğeri ölüm için. Uyruk, kimlik ve inanç önemsizdir. Paralı asker; örneğin Yevgeniy Prigojin adlı bir Rus ya da Blackwater adlı bir ABD’li olabilir. Blackwater, George Bush’un Bağdat elçisi Paul Bremer’i korumak için 21 milyon dolar almıştı.

Ölüm ticareti ile meşgul olanlar, kendilerini korkutmakla görevlendirilenleri korkutmak için bilerek kötü bir imaj vermeye özen gösterirler. Sonra da sözleşme bozulmasın diye işverenini korkutmak için aynı adiliği yaparlar. Çirkin savaş ve güzel savaş yoktur. Yevgeniy Prigojin’in işaretleri, karşılaşmalarda büyük bir avantaja dönüşüyor ve otomatik olarak bir korku sembolü haline geliyor. Yevgeniy, çatışmalarda her türlü insani değeri reddettiğini gösteren yıpranmış giysiler giyip korkutucu bir yüz ifadesi takınarak fotoğrafçıların önünde duruyor. Düzenli orduların savaşı ile paralı askerlerin savaşı arasındaki fark, ilkinin insanlık değerlerinin sınırlarına bağlıyken, ikincisinin hiçbir sınırının olmamasıdır. Bu nedenle Yevgeniy’nin içeriği bilinmeyen ancak Belarus arabuluculuğu olarak adlandırılan baskılara boyun eğdiğini gören dünyanın kalbine su serpildi. Yevgeniy, Rus liderine en yakın kişilerden biriydi ve sınırsız servetinin sebebi olmasına rağmen aniden ona sırt çevirdi. Yevgeniy’nin, sosis satmaktan kafa satmaya kadar yapmadığı ticaret kalmadı. Hiç çekinmeden ve tereddüt etmeden büyük dostuna sırtını döndü. Kremlin’in sahibinden bazı tavizler gelmeseydi korkunç bir iç savaş başlatacaktı. Sahne halen korkutucu. Bu, baş paralı askerin kibritle tehdit ettiği kırılgan bir dünyadır.