İnsan, siyaset, sanat, felsefe, edebiyat, bilim, teknoloji yapan bir varlık olduğu gibi, din yapan da bir varlıktır. Makine yapan insan, aynı zaman da din de yapmaktadır. İnsanın din yapım süreci, bir anda olup biten bir konu değildir. Değişen tarihsel, ekonomik, sosyal, psikolojik, teknolojik, bilimsel, felsefi ve sanatsal ihtiyaçlara göre insan, yaptığı din makinesini savunmakta, korumakta, yenilemekte veya geliştirmektedir. Din yapım süreci, bir dinin doğru olarak sunduğu iddialarını doğrulama, yanlışlama veya reddetme süreci değildir. Din yapım süreci, insanın içinde bulunduğu sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel durum ışığında dinin ritüel, ahlaki, doktrinsel, tecrübi ve mitolojik boyutlarını oluşturmasıdır.Tarihten günümüze sayısız din yapan insan, bugünde din yapmaya devam etmektedir. Tarihte kaybolan ve günümüze kadar birçok büyük din yapımını gerçekleştiren insan, bugün de yeni dini hareketler denilen din yapım çalışmasına devam etmektedir.Dinler tarihi yoktur. Dinler tarihi olarak bahsedilen disiplin, aslında insanın dinleri yapma tarihinden ibarettir.
Ninian Smart, Dünya Dinleri (N. Smart, The World’s Religions, Cambridge University Press, 1998) isimli çalışmasında, insanın din yapım sürecini çok boyutlu olarak ortaya koymaktadır. Smart’a göre din denilen olgunun yapım süreci yedi boyut üzerinden gerçekleşmektedir. İnsan, yapım halinde olan dini, bir tecrübe konusu haline getirmektedir. Dine hayat veren dinamik kaynak, insan tecrübesidir.Tecrübe edildiği sürece din makinesi, çalışmaktadır.Tecrübe ve duygu sayesinde, insan, bireysel olarak kendisini dinle ilişkilendirmekte, huzur, mutluluk, korku, umut, inanç duygularını yaşamakta, tanrılar, tanrıçalar, ruhlar dahil görünmez kabul edilen dünyayla ilişki kurmakta, öteden geldiğine inanılan ilhamları ve mesajları almaktadır.
İnsan, dini yapmanın ritüel yapmak olduğunu bilmektedir. Dinin bütün özelliklerini kapsayacak ritüeller yapan insan, oluşturduğu ritüellerde dini kuralları, performansı ve motivasyonu yansıtmaktadır. İnsan, ritüelleri dinin formel ve informel bütün özelliklerini yansıtacak şekilde düzenlemektedir. Din yapımı, aslında ritüel yapımıdır.
Her din, bir hikayedir. Smart, dinin hikayesine mitolojik boyut demektedir.Mitolojik boyut, dinin kıssa, menkıbe ve efsane şeklinde hikayeleştirilmesidir. Dini anlatım hikayelerinin kurgusal, mitolojik veya tarihsel olduğuna dair inançlar birbirinden farklıdır. İnsanlar, sözlü, yazılı ve görsel olarak dini hikayeleri korumaya çalışırlar.
Din yapım sürecinin olmazsa olmazı doktrindir. Dinin doktrin boyutu, insanların dini inanç olarak dünya ve doğa hakkınındaki fikirlerini şekillendirmeleridir. İlmihaller, dini doktrinlerin şekillendirilmiş ve standartlaştırılmış durumlarıdır.İnsanların dini doktrin yapım süreci, homojen ve tek tipleştirici şekilde gerçekleşmemektedir. Dinler tarihi, her din içinde insanların doktrin konusunda yaptıkları tartışmalarla, farklılıklarla ve ayrışmalarla doludur.
İnsan, dini bir ahlaki sistem olarak kurgular.İnsanın hayatını nasıl yaşayacağı, bu dünyada ve ölümden sonraki alemde mutluluğun nasıl elde edileceği, insan için doğru-yanlış, iyi-kötü olarak nitelenen davranışların ne olduğu gibi hususları dinin ahlak boyutu belirlemektedir.
İnsan, din makinesi diyebileceğimiz ürünü kurumsallaştırmakte ve toplumsal hale getirmektedir. İnsanlar din makinesine uygun davranabilmek için sosyal kurumlar oluşturmakta, güçlü ve karizmatik olduğu sanılan kişiler ve otoriteler etrafında toplumu bir araya getirecek hiyerarşiler ve yapılar meydana getirmektedirler. Bütün tarikatlar, mezhepler, cemaatlar ve gruplar, din makinesinin kurumsallaşmış boyutunu yansıtmaktadırlar.Kurumsal dinde, neyin din olup olmadığına tepeden bir şekilde karar verilir ve verilen kararlar hekese dayatılır. Kurumsal dinde demokrasiye ve özgürlüğe yer yoktur.
Din yapımı, büyük ölçüde tepeden olacak şekilde işlemektedir. Güçlü dini, sosyal ve siyasal kurumlar eliyle din veya din makinesi, bir yönetim ve kontrol aracı olarak kullanılmakta, güç merkezlerinin siyasal, sosyal ve ekonomik hedeflerini meşrulaştıran bir işlevsellikle işleyebilmektedir.Devlet ve siyaset, en büyük din yapıcılardır.
Din, soyut bir durum değildir. İnsan, dini ete kemiğe bürünen bir makineye dönüştürmek için onu maddileştirmektedir. Dinin maddi boyutunu, onun kitapları, mabetleri, tapınakları ve dini merkezleri oluşturmaktadır. Birçok dinde yazılı kaynak olan kitaplar, sanat eserleri ve hac yeri olarak kabul edilen kutsal şehirler vardır. Dinin kurucusu kabul edilen ilk insanın doğup yaşadığı şehirler ve mekanlar, dinin maddi gerçekliğe dönüştürülmek üzere dizayn edildiği mekanlardır.Dinin kendini somutlaştırma boyutu, bugün özellikle kendisini medyada göstermektedir. Bütün din mensupları, klasik medya araçlarında olduğu gibi, özellikle internette ve sosyal medyada varolmaya çalışmaktadırlar. Sosyal medyada var olmak, dinin somut bir olguya dönüşmesinin olmazsa olmazı olarak kabul edilmektedir.
İnsan, din yapım sürecini ritüeli tecrübeden, ahlaki olanı kurumsaldan, maddi olanı doktrinden ayrı olarak gerçekleştirmemektedir. İnsan, din yapım sürecinde ritüeli, doktrini, tecrübeyi, ahlakı, kurumsalı, materyal olanı birbiriyle içiçe geçmiş bir şekilde meydana getirmektedir.Din makinesinde uyum yoktur. Din makinesinde birbirine zıt boyutlar birarada vardır. Dinin tecrübi ve kurumsal boyutları, ritüel ve ahlak boyutları, doktrinsel ve materyal boyutları, din makinesinin bireysel ve sosyal düzeylerde yoğun bir şekilde işlediğini gösteren unsurlardır. İnsan, din makinesini birbirinden zıt unsurları biraraya getirerek yapmaktadır.
Bütün dinler, insan tecrübesinden kaynaklanmışlardır. Kişiler ve gruplar, içinde bulundukları kültürel ve sosyal yapıya göre dini yaşantılarını şekillendirmekte ve açıklamaktadırlar.Din makinesi metaforunu kullanacak olursak insanlar, din sayesinde kendilerini destekleyen sosyal ilişkiler kurmakta, inanılan hikaye, doktrin ve ritüel sayesinde toplumsal hayata katılabilmektedirler. Din makinesi, insanın içinde bulunduğu toplumda yaşaması için kullanılan bir araç işlevi görmektedir.İnsan, din makinesini yaptığı gibi, din makinesi de insanı yapmaktadır. Din makinesi ve insan, karşılıklı olarak birbirini yapmakta ve birbirlerini sürekli olarak etkilemekte, şekillendirmekte ve yapmaktadırlar.
TT
Din makinesi: İnsan din yapmaya devam ediyor! Din de insanı yapmaya devam ediyor!
Daha fazla makale YAZARLAR
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة