Semir Ataullah
Lübnanlı gazeteci - yazar
TT

Neyyira Eşref kaç kez katledildi?

Otopsi raporlarında genç kız Neyyira Eşref’in, katili tarafından 19 kez bıçaklandığı ortaya çıktı. Katil Muhammed Adil, bıçak darbelerinin ardından Eşref’in boğazını kesmişti. Zirâ Eşref, evlilik teklifini kabul etmemişti.
Maktul bir kadın, katil ise bir erkek. Bu nedenle cemaatler ve dernekler, Muhammed Adil'in kefaletle salıverilmesi için milyonlar meblağında para topladı.
Maktul ise merhameti dahi hak etmiyor.
Mısır, Lübnan ve Ürdün’de son zamanlarda meydana gelen korkunç suçlara bakıldığında kadınlar tekrar tekrar ölüme maruz bırakılıyor. Erkekler ise katletme hakkını elinde tutuyor. Sanki kadının reddetme hakkı yokmuş gibi. Çoğu durumda erkek, cesaret ve gözüpekliğin bir parçası olarak yardım ister. Lübnan’da bir anne ve üç kızının katlinde veya Mısırlı hakimin eşini katlettiğinde olduğu gibi. Lübnan’daki olayda katil cesetleri çimento ile gömmesine yardım edecek birine ihtiyacı vardı. Hakimin eşi, kendisinden kızının hatrı için merhamet istemişti. Ancak erkekliği elvermedi.
Erkeğin arkası güçlü, o nedenle ona yardım etmek adeta ahlaki bir görev. Gazeteler her gün Neyyira Eşref’in fotoğraflarını yayınlıyor. Ailesi ise sonsuz hüzünleri arasında, ölüm tazminatını toplayanların faaliyetlerini okuyor.
Bir de psikanalistler var. “Freud’un söyledikleri, Jung’unkiler, Foucault bir teorisinde şöyle diyor…” Koronavirüs izolasyonu gibi izolasyonlar orta beyne, orta kulağa zarar verirmiş. İnsan aklını kaybedermiş. Freud'un çalışması ile ilgilenen entelektüel arkadaşların bu analizleri Neyyira’nın kırkı çıktıktan sonrasına bırakmaları daha iyi olur. Sigmund’un Tuna Nehri kenarındaki bir başka dersinden çıkmadık.
Lübnan'daki katil, anne ve üç kızını katletti. Zirâ biri onunla ilişkisini ortaya çıkarmakla tehdit etmişti. Peki aklınca diğer üçünün suçu neydi? Dostluğun sonu katle mi çıkmalıydı? Basit bir sitem yahut otokontrol yeterli olmaz mıydı? Herkesi katletmek mi gerekliydi? Bravo, erkekliğini kanıtladın. Neredeyse kahraman diyeceğim sana. Zaferin doruğuna ulaşmış oldun böylece. Şuan ‘yaz tatilindeki’ yargının katliamı yanında, bu ne ki. Siz hiç yaz ayında ‘tatile çıkan’ bir yargı sistemi duydunuz mu? 
Korkutucu olan şu ki, bu tür suçlar artık bireysel değil. Bu durum bir fenomen haline geldi.
Neyyira’nın katlini küçümseyenler, tüm Mısır'ın gözleri önünde gerçekleşen bu suçta Muhammed Adil'i savunması için Mısır'ın en ünlü avukatını görevlendirdiler.