Velid Haduri
Enerji konusunda uzman, Iraklı yazar
TT

Rus petrolü için 60 dolarlık tavan fiyat

Avrupa Ortak Pazarı üyeleri, Rus petrolü ithalinin boru hatlarından yapılmasının yasaklanması öncesinde ve aylarca süren tartışmalardan sonra diğer taraflarla birlikte küresel Rus petrol ihracatına varil başına 60 dolarlık bir tavan fiyat uygulamak üzerinde anlaştılar. Bu karar, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini cezalandırmak için Rus ekonomisine zarar vermek, Kremlin’in petrol gelirlerini azaltmak ve Avrupa'nın Rusya'ya bağımlılığını azaltmak için alındı. Bu sonuncusu, Rusya-Avrupa petrol anlaşmalarının imzalandığı 1980’lere kadar uzanan, ABD’nin eski bir talebi.
Toplu karar, bu hamleyi son dakikaya kadar protesto eden Polonya'nın güçlü muhalefetinin ardından alındı. Varşova, Rusya'ya daha sert yaptırımlar uygulamak için 60 doların altında bir tavan fiyat kararı alınması çağrısında bulunuyordu. Kararda özellikle Çin ve Hindistan'ın da yer alması amaçlanıyor. Polonya, Rus petrolünün tavan fiyatının piyasa fiyatları ortalamasının en az yüzde 5 altında kalmasını sağlamak için kararın periyodik olarak gözden geçirilmesi şartıyla 60 dolarlık tavan fiyatı kabul etti.
Avrupa'nın bu kararı, bu haftadan itibaren, özellikle de Avrupa ülkelerinin Rus petrolünü boru hatlarıyla ithal etmeyi bırakıp tankerlerle ithal etmeye başlayacağı 5 Aralık'tan itibaren bir tavan fiyat belirlenmesine yol açacak. G7 Grubu’nun, Rusya'nın Çin ve Hindistan'a yaptığı petrol ihracatını da içerecek olan bu kararı kabul etmesi bekleniyor. Kararda Rusya'nın Avrupa ülkeleri, Çin ve Hindistan'a yaptığı petrol ihracatının tankerlerle gerçekleştirileceği kaydedildi. Washington kaynaklarına göre, bu tavan fiyat uygulamasına uymayan herhangi bir ülke veya şirket, nakliye ve sigorta şirketlerinin yanı sıra ihracatçı ve ithalatçı şirketlere de yaptırım uygulanacak. Avrupa ülkeleri dışında Rus petrolü ihracatının önemli bir bölümü Batı ülkelerine ait tankerlerle taşınıyor ve yine tankerler Batılı sigorta şirketleri tarafından sigortalanıyor. Dolayısıyla Rus petrol ihracatını takip etmek ve kararı ihlal edenlere yaptırım uygulamak mümkün.
Rus petrol endüstrisi, petrol ve doğal gazı tankerlerle taşımak yerine uzun mesafeli boru hatlarıyla Avrupa ve Çin'e ihraç etmeye bel bağlamıştı. Avrupa piyasasının kararı, aynı zamanda Rus petrolünün Çin ve Hindistan'a sevkiyatının devam etmesini ancak bu dönemde varil başına 85-100 ABD Doları arasında değişen (şu an varil başına yaklaşık 86 ABD Doları) piyasa fiyatından daha düşük bir fiyat ile yapılmasını güvence altına alacak.
İhracat benimsenecek birkaç yolla denetlenecek. İhracatçı ve ithalatçı petrol şirketleri, ama en önemlisi, nihayetinde küresel petrol nakliyatının sigortasını üstlenen Avrupalı ​​veya Amerikalı sigorta şirketleri bu yollardan biri. Batılı yetkililerin açıklamalarına göre hedef, Asya'nın ve dünyanın iki büyük enerji pazarı olan Çin ve Hindistan'a, küresel piyasaları alt üst edebilecek bir arz sıkıntısı yaşamadan arzın sürdürülmesi. Ancak aynı zamanda, Rus petrolünün 60 doların üzerinde bir fiyata satışına ortak olan şirketlere sıkı denetim ve cezalar getirilmesidir.
Moskova ise tavan fiyat uygulamasına katılan hiçbir ülkeye indirimli fiyatlarla petrol satmayacağını açıkladı. Ukrayna savaşından sonra Rus petrolü ithalatını artıran iki ülke olan Çin ve Hindistan ise henüz Rus petrolü ithalatlarını azaltacaklarını veya ithal etmekten kaçınacaklarını açıklamadılar. Bu iki Asya ülkesinin Ukrayna savaşından bu yana Rusya'dan petrol ithalatlarını artırdıkları ve Avrupa'nın ithalatını yasakladığı bu petrolü daha fazla ithal ettikleri için indirimler elde ettikleri biliniyor.
Avrupa piyasası başlangıçta varil başına 70 dolarlık bir tavan fiyat önerdi. Ancak Polonya ve diğer ülkelerin daha düşük bir tavan fiyatında ısrar etmeleri, tavanın 60 dolara düşürülmesine yol açtı. Bu arada Polonya, Rusya'ya gelecekte (henüz duyurulmamış) yaptırımlar uygulanması konusunda da tavizler elde etti.
Rus petrolü için tavan fiyat ilk olarak Washington tarafından önerildi ve amacı da Rusya ekonomisine zarar vermek ve dünya piyasaları arzında aksama olmaması için iki büyük pazar olan Çin ve Hindistan'a yeterli petrol arzının ihraç edilmesini temin etmek. Bazı gözlemciler Çinli ve Hint şirketlerin bu koşullar altında mümkünse fiyatı 60 doların altına düşürmek için pazarlık yapmalarını bekliyor. Rusya'nın Avrupa'ya günde yaklaşık 3 milyon varil ham petrol ihraç ettiğini belirtmekte fayda var.
Tavan fiyat kararı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1990'da Irak petrolüne uyguladığı ambargo kararından bu yana ABD ve Avrupa'nın küresel petrol piyasalarına yaptığı en büyük müdahaleyi oluşturuyor.
Avrupa Pazarı Grubu üyeleri içinde ve Avrupa ile ABD arasındaki görüşmeler ve tartışmalar, iki taraf arasında Avrupa'nın Rus petrolüne olan bağımlılığının sona erdirilmesi ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden dolayı cezalandırılmasına ilişkin görüşlerde ve çıkarlarda bir ihtilaf olduğuna işaret etti. ABD’nin kendisi de büyük bir petrol ihracatçısı ülke olduğundan, Rus petrolüne bağımlı olmadığı için Rusya'ya karşı küresel piyasaları alt üst edebilecek sert yaptırımlar talep etmedi. Fakat öte yandan, Polonya ve Doğu Avrupa'nın geri kalanı, Rusya'ya karşı sert yaptırımları ve küresel enerji fiyatlarındaki artışı dizginleyecek önlemleri savundu.
ABD-Avrupa bloğunun politikalarının, Rusya ile ekonomik olarak savaşmak, iklim değişikliği ile mücadele ve enerji geçişi politikalarıyla ilişkilendirmek için birleşik pozisyonlar aldıkları geçtiğimiz aylar içinde açık hale geldi. Bu bir yanıyla OPEC+ Grubu’nun üretim politikalarına yöneltilen eleştirileri de açıklıyor. Ama bu kolay değil. OPEC+ Grubu, dünyanın en büyük iki petrol üreticisi ve ihracatçısını (Suudi Arabistan ve Rusya) içeriyor. Çin ve Hindistan da en büyük enerji tüketicisi pazarlar arasında yer alıyor. Çin, elektrikli otomobillerin, güneş panellerinin ve lityum pillerin en büyük üreticisi. Çin ve Rusya'nın kobalt ve lityum gibi sürdürülebilir enerji emtiaları için önemli olan birçok nadir elementin rezervine sahip olmasından bahsetmiyoruz bile.