Geçtiğimiz günlerde Kiev hükümetinin yeni bir cephe açarak Rus topraklarını işgal etme kararıyla Rusya-Ukrayna savaşında yeni bir aşamaya girildi. Bu, Kremlin'in hesaplarını karıştıran ani bir taktik hamleydi. Son haberlere göre Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın Donetsk bölgesinde ilerlemeye devam ettiği ve henüz geri çekilmediği belirtiliyor. Ukrayna güçleri de kuzeydoğu sınırındaki Kursk bölgesindeki Rus topraklarında ilerliyor. Basında çıkan haberlere göre, iki ülkenin güçleri iki karşıt çizgide ilerliyor ki bu garip ve neredeyse eşi benzeri görülmemiş bir durum.
Ukraynalılar, savaşı Rusya'ya taşımak için yaptıkları son girişimle, Rusları güçlerini geri çekmeye zorlayarak Donetsk bölgesini savunan Ukrayna güçleri üzerindeki baskıyı hafifletmeye çalışıyorlar. Haberler, 10 binden fazla Ukraynalı askerin Rusya topraklarına girdiğini ve ilerlemeye devam ettiğini doğruluyor. Her iki tarafta da mültecilerin, yerinden edilmiş kişilerin sayısı ve acıları artıyor. Her iki tarafta ölü ve yaralıların sayısı, ekipman ve mal kayıpları da her geçen gün artıyor. Keza her iki taraftan yayınlanan yalanlar da durmuyor. Her iki tarafın da bildiği ve kasıtlı olarak göz ardı ettiği tek gerçekse, her türlü savaşın alevlenmesinin çok kolay olduğu, bu alevleri söndürmenin ve hatta gittikleri yönü bilmenin ise çok zor olduğudur.
Artık top açıkça Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in sahasında. Ukrayna'nın Rus topraklarını işgalinin Rusya Devlet Başkanı ve generallerinin yanı sıra Rusya’nın Kursk bölgesindeki sivil halkı da şaşırttığı ve onları hayatlarını kurtarmak için köylerini ve evlerini terk etme çilesine maruz bıraktığı aşikar. Kremlin Sarayı'ndan durumun kontrol altına alındığı yönünde verilen güvencelere rağmen cephelerden gelen haberler tam tersini gösteriyor.
Rus liderliği, Ukrayna liderliğinin saldırı ile ulaşmak istediği Rus güçlerini Ukrayna’nın Donetsk bölgesinden çekilmeye zorlama hedefini gerçekleştirmesini engelleme ve buradaki güçlerinin kendilerine verilen görevleri yerine getirmeye devam etmesini sağlama yönünde karara varmış gibi görünüyor. Ukrayna tarafında ise Cumhurbaşkanı Zelenski, saldırının ilk beş günü boyunca sessiz kaldı ve ancak operasyonların altıncı gününde bir açıklama yaparak ülkesinin güçlerinin Rus topraklarına girdiğini kabul etti. Rus topraklarına girerek yapılan askeri manevra, savaşan güçlerin yanı sıra Ukraynalı sivil sakinlerin de moralini yükseltti. Cumhurbaşkanı Zelenski, medyaya, savaşı düşman topraklarına taşımak ve kendi deyimiyle "Moskova'yı adil barış görüşmelerine oturmaya zorlamak" amacıyla Rus topraklarında ilerlemenin devam ettiğini vurgulayan kısa açıklamalar yapmakla yetindi. Bu açıklamaları ile Ukrayna kuvvetlerinin Rus topraklarından çekilmesi karşılığında Moskova'nın 2014'ten bu yana işgal ettiği tüm Ukrayna topraklarından çekilmeyi kabul etmesini kastediyor.
Öte yandan, Ukrayna'nın askeri operasyon ile Rus topraklarını işgal etmesi Batı medyasında geniş yer buldu. Ukrayna’nın operasyonunun Ukrayna ile müttefik olan birçok Batılı başkenti de şaşırttığını belirtmekte fayda var. Ancak şaşkınlık, kendisine karşı gizli bir rahatlama duygusu gözlemlenmesine engel olmadı. ABD Başkanı Biden geçtiğimiz salı günü yaptığı açıklamada, geçtiğimiz hafta boyunca Ukraynalı mevkidaşı ile sürekli temas halinde kaldığını ifade etti. Oysa Beyaz Saray daha önce Ukrayna saldırısının planlanma sürecine hiçbir şekilde dahil olmadığını vurgulamıştı. Ukraynalı generallerin ısrarına rağmen Washington'un hâlâ Kiev hükümetinin Rusya içindeki mevzileri vurmak için uzun menzilli Amerikan füzelerini kullanmasını engelleme konusunda ısrar ettiğini belirtmek önemli. Buna karşılık, İngiliz basınında çıkan haberlerde, Londra hükümetinin - İngiliz Savunma Bakanlığı aracılığıyla - Kiev hükümetine Rusya içindeki hedefleri vurmak için İngiliz silahlarını kullanma yetkisi verdiği belirtildi. Aynı haberlerde, Başkan Putin'in partisinden bir Rus parlamenterin Ukrayna işgalinin arkasında MI6 olarak bilinen İngiliz Dış İstihbarat Servisi'nin olduğunu vurguladığı açıklamasına da yer verildi.
Askeri meseleleri analiz etme konusunda uzman olan birçok Batılı medyacı ve yorumcu, Ukrayna kuvvetlerinin Rusya topraklarına yönelik işgalini ne ölçüde devam ettirebileceğini ve ele geçirdiği yerleri ne kadar koruyabileceğini sorguluyorlar. Ukraynalıların Rus toprakları içinde ilerlemeye devam etmelerinden duydukları hayret ve şaşkınlığı ifade ediyorlar.
Savaşın hangi yöne doğru gittiği net değil. Ama önümüzdeki günlerde hangi yönü alırsa alsın, savaş alanlarında askeri sürprizler yaşanmadığı sürece, bu sadece müzakereler yoluyla barışçıl bir çözüm bulma şansını azaltacak.