Evet, İsrail'in İran'a canını yakan bir dizi saldırı düzenlemesinin ardından cuma sabahı patlak veren bu savaş, bölgedeki tüm modern savaşlardan farklı. Bu, Gazze veya Lübnan savaşlarına benzemiyor, ayrıca ABD'nin Irak işgali veya 1980'lerdeki İran-Irak savaşı gibi de değil.
Bu, stratejik ve askeri açıdan farklı bir savaş ve İran'ın kendisi ile istisnasız tüm bölge için sonuçları olacak. Şüphesiz hatalara ve hasara yol açtı ve açacak, ancak farklı derecelerde, bazıları anında, diğerleriyse uzun vadeli.
Bu savaşın amacının iki yönlü olduğu aşikar; birincisi, Netanyahu İran'a ve onun ekonomik ve askeri sistemine kesin bir darbe indirmek istiyor. İkincisi Washington bu saldırının Tahran'ı müzakere masasına getirmesini istiyor.
Netanyahu askeri hedefinde başarılı olabilir, ancak bu İran'ı ne olursun diyerek sadece düşmanına zarar vermek için daha fazla uzlaşmaz olmaya itebilir. Tahran müzakere masasına da geri dönebilir, ancak dönüşü bir anlaşma değil, teslimiyet anlamına gelecektir ve İran'ın azalan seçeneklerini sınırlayan da budur.
Bu nedenle, hem İsrailliler hem de Amerikalılar için önemli ve acil soru şudur: Ne yapmak gerekiyor? Plan nedir? Bu savaş nasıl sona erecek? Ve ne kadar sürecek? Bunlar önemli sorular çünkü sadece savaş uğruna savaşılmaz, aksi takdirde bu beyhude olurdu.
İran'a gelince, diğer tüm savaşlardan tamamen farklı olan bu savaşa ne ölçüde dayanabilir? İsrail'e sınır olan bir devlet değil ve makul ölçüde bile olsa İsrail ile aynı askeri kapasiteye sahip değil.
İran, özellikle İsrail'in düzenlediği ilk sürpriz saldırı ve sadece birkaç dakika içinde - ve bu makalenin yazıldığı ana kadar- karar alma mutfağından 20’ye varan askeri liderini, diplomatını ve bilim insanını öldürdüğü göz önüne alındığında, askeri bir saldırıya ne ölçüde dayanabilir?
Aynı şekilde, İran hava sahası İsrail uçaklarına açık hale geldi ve bu uçaklar artık eski ve mevcut etki alanları üzerinden İran'a ulaşıyor. Bu, onlarca yıldır yaptığı her şeyin artık gerçek bir yük haline geldiği anlamına geliyor!
Bölgeye gelince, bu askeri çatışma genişlerse ve İran, seçeneklerinin yokluğu nedeniyle ABD'nin savaşa girmesi anlamına gelecek olan adımı atarsa, yani Körfez'deki Amerikan çıkarlarını hedef alırsa, nasıl davranacak? O zaman Körfez ülkelerinin pozisyonu ne olacak? Nasıl tepki verecekler?
Peki bölgedeki barış şansı ne olacak? Daha önce hemen hemen her büyük savaştan sonra bu konuda bir hamle olmuştur. Şimdi de olacak mı? İran nüfuzu sebebiyle acılar çeken ve yakın geleceğe hazırlık olarak olayları takip eden Irak, Lübnan, Gazze, Yemen ve hatta Suriye gibi ülkeler ne yapacak?
İsraillilerin bu savaşla bilhassa İran'ın içini boşaltması, İranlı askeri ve siyasi liderleri hedef alması, yani beyinler düzeyinde İran içini boşaltması, istihbari olarak içine sızarak rejimi dramatik ve çarpıcı bir şekilde felç etmesiyle İran'ın geleceği ne olacak?
Bu nedenle, bahsettiğim gibi, bu farklı ve alışılmadık bir savaş, cevapladığından daha fazla soruyu gündeme getiriyor. Eleştirel ve soğukkanlı bir yaklaşım gerektiriyor, çünkü kendisinden sonrası, öncesinden tamamen farklı. Bu savaş bir sürpriz değildi, aksine bekleniyordu hem de yirmi yıldan uzun bir süredir.