Britanya Yayın Kuruluşu BBC’nin bir haberinde okumuştum, Richard Keedwell adında bir İngiliz vatandaşı tasarruflarının 50 bin sterlinini, 100 sterlinlik bir cezaya itiraz etme uğrunda harcamış. 30 mil (48 km) hız sınırı bulunan bir yolda 35 mille (56 km) gittiği için radar tarafından kendisine ceza kesiliyor, hız sınırını aşmadığını ileri süren vatandaş, cezayı ödememek için hukuk mücadelesi başlatıyor.
Keedwell, radarın bozuk olabileceğini ya da eş zamanlı geçen bir başka aracın hızını algılamış olabileceğini, kendisinin hız yapmadığından emin olduğunu söylüyor.
Avukat ve bilirkişi olarak elektronik uzmanı tutan Keedwell, iddiasını kanıtlayamayarak hem davayı hem de temyizi kaybetti. Mahkemenin kısa süreceğini düşünmüştü ancak yanıldı, yargı süreci üç yıl devam etti. Nihayetinde kaybettiği için, 31 bin sterlini avukatlara, 7 bin sterlini mahkeme masraflarına, diğer meblağı da yola harcamış oldu.
Kaybettiği davanın ardından Keedwell, üzgün olduğunu ve ailesine miras olarak kalacak meblağı harcadığı için vicdan azabı duyduğunu söyledi. ‘’Yargı süreci bende ciddi strese neden oldu, oğluma bırakacağım mirası harcadım, sıradan insanları öğüten bu sistemden iğreniyorum, tek istediğim adaletti’’ ifadelerini kullandı.
Kendisine saygı duymakla birlikte, bu naif adam için şu halk özdeyişi uygun düşüyor: ‘Kendi düşen ağlamaz.’’ Akıllıca davranıp yüz sterlini ödeseydin, senin için daha iyi olmaz mıydı?
Fransa Paris’te Acteon Müzayede evi , Floransalı ünlü Rönesans öncesi ressamı Cimabue'nin uzun süredir kayıp olduğu düşünülen bir eserinin 24 milyon avroya satıldığını açıkladı. Hz. İsa ile alay edenlerin tasvir edildiği, 26 santimetre uzunluğunda ve 20 santimetre genişliğindeki bu tablo, uzun yıllar Paris’in kuzeyinde bulunan Compiegne şehrinde bir yaşlı kadının mutfağında asılıydı. Kadın vefat ettikten sonra oğlu tarafından 400 avroya satıldı, eminim bu hayırsız evlat o parayla bir barda kafayı çekmiştir.Abbasi dönemi şairlerinden Ebi Nevvas’ın şiirinden iki mısra:
Güzelliği bizi sınamak için yarattın ve dedin ki; kullarım korkun benden
Sensin güzelliğin kaynağı ve güzelliği seversin – kulların nasıl âşık olmasın
Şeyh Ebu Abdurrahman bin Akil ise Ebi Nevvas’a itiraz ederek, bu tür şiirlerin ancak ‘çirkin güzellik’ olarak değerlendirilebileceğini söyledi. Ben de İbn-i Akil’e ağzına sağlık demekle yetiniyorum.
