Abdurrahman Şalkam
TT

Anlaşmazlığı yönetmek ve uzlaşmayı dayatmak arasında Libya

Libya’da sessizlik dahil her şey hareketli ve dinamik. Trablus’taki Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz es-Serrac ile Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih’in sesli olarak onayladıkları ve çatışmaları durduran ateşkes de aktif siyasi diyalog görüşmeleri üretti.
Farklı meşrep ve ittifaklara sahip Libyalı taraflar arasında Fas ve İsviçre’de toplantılar düzenleniyor. Gündem; yerel ve uluslararası olaylara açık, eski ve yeni sabitelerin, yönetim organının yapısı ve yönetim makamlarını dolduran isimler etrafında dönüyor. Doğu, batı ve güneyde insanları rahatsız eden ana mesele ise, ülkenin parçalanması ve ulusal oluşumlar arasında gittikçe kökleşen bölünme. İki Libya devleti ve bütün organlarıyla iki hükümet var. Sirenayka’da (Barka) bir bakanlar kurulu, temsilciler meclisi, merkez bankası ve ordu var. Bu dört oluşumun aynısı hatta daha fazlası Trablus’ta da bulunuyor.
Bu durum, birleşik bir devlet inşa etme meselesini, devleti, vatanı ve toplumu geri kazanmak için başlangıç ​​noktasını oluşturan önemli bir bağlantı haline getiriyor. Ülkenin çektiği tüm sıkıntılar, devletin çöküşünden ve ikiye ayrılmasından kaynaklanıyor. Bundan sonraki yıllarda sağlamlaşan ve siyasi, sosyal ve ekonomik tüm düzeylerde biriken komplikasyonları üreten bu gerçeğin tetiklediği birçok belirti bulunuyor. Çıkarları ve ondan önce de güdüleri ve fikirleri çatışan güçlerin ortaya çıkışına ek olarak siyasi destek, finansman, silah ve menfaatler şeklinde somutlaşan geniş dış müdahalelerle durum daha da karmaşıklaştı. Halkın çoğunu etkileyen acılar, elektrik sisteminin çöküşü, petrol kuyularının kapatılmasıyla daha da kötüleşen likidite kıtlığı, koronavirüs salgının ülkenin dört bir yanında etkili olması, sağlık hizmetlerinin gerilemesi ve son olarak da ülkenin tüm kilit noktalarına nüfuz eden yolsuzluk, geride kalanları da yok etti. Geniş çaplı bir silahlı kaosun patlak vermesi tehdidiyle toplumsal gerginliğin seviyesini yükseltti. Birçok Libya kentinde insanlar, ulaşılan yaşam koşullarına ilaveten asayişsizlik, belirsiz bir gelecekten duyulan endişe ve korkudan kaynaklanan rahatsızlık ve kızgınlıklarını dillendirmek için gösteriler düzenlediler.
Libya topraklarında krizler ve sebepleri, halk ve yöneticiler olsun herkes tarafından algılanıyor ama bunlara yönelik çözümler, teorik olarak her gün ülke içinde  ve dışında buluşan kişiler ve gruplar tarafından üretiliyor. İçtihat eksenlerinin çoğu, bir sonraki aşamada ülkenin yönetimini devralacak, geçici olmasını istedikleri ama görev süresinin ne kadar olması gerektiği konusunda ihtilaf ettikleri bir yüksek liderlik organı oluşturulması noktasında buluşuyor. Anlaşamadıkları nokta, bu yüksek liderlik organını üretecek kuruluşun hangisi olacağı? Mevcut Başkanlık Konseyi, Fas’ın Suheyrat şehrinde düzenlenen ve ülkenin her yerinden siyasi ağırlığa sahip çok renkli bir katılımcı yelpazesini içeren toplantıda doğan bir tüp bebek gibidir. O dönemde Libya’da genel durum, yabancı müdahalelerin boyutu ve askeri tırmandırma şimdikinden farklıydı. Yine bu anlaşmada üzerinde mutabakata varılan ve yeni devlet sisteminin temellerini tesis etmesi gereken anayasanın durumunu ise hiç sormayın. Kendisini hazırlamakla mükellef komite, referanduma sunulmayı bekleyen bir taslak oluşturdu. Ama bu taslak, zaman zaman gündeme gelip sonra yine kaybolan siyasi argümanlardan neredeyse tamamen silindi.
Herkes birbirinden şikâyet ediyor. Her yerde haksızlığa uğradığından şikâyet eden sesler yükseliyor. Talepler peş peşe geliyor ve hâkim olma zihniyeti, çatlayan ve bu çatlağı onarılamayacak kadar büyüyen sosyal dayanışmadan geride kalanları parçalıyor.
İnsanlar arasındaki anlaşmazlıklar, her yerde yaşam eylemine eşlik eden zamansal bir gerçekliktir. Halklar, toplumun tüm kesimleri arasında barış içinde bir arada yaşamayı düzenleyen siyasi ve yasal formüller yoluyla anlaşmazlıklarını yönetmek için kurallar oluşturma becerileriyle gelişirler. Tüm ulusların anlaşmazlıklarını yönetmek için tek geçerli bir anayasal veya siyasi formül yoktur. Sözgelimi monarşi, cumhuriyet ve parlamenter gibi çeşitli yönetim sistemleri vardır. Tek bir parti tarafından yönetilenler olduğu gibi çok partili bir sistemle yönetilenler de vardır.
Çin Halk Cumhuriyeti, ekonomik atılımını değişen ve gelişen ama on yıllardır iktidarda olan ulusalcı ve ataerkil tek bir parti yönetimi altında gerçekleştirdi. İngiltere’nin iki tarihi partisi İşçi Partisi ve Muhafazakâr Parti ile ABD’nin tarihi partileri Demokrat Parti ve Cumhuriyetçi Parti dönüşümlü olarak iktidara geliyor. Bu partiler, toplumlarında dolup taşan siyasi anlaşmazlıklarla etkileşimde bulunabilen ve bir arada var olabilen ataerkil partiler haline geldi. Kurumsal örgütler aracılığıyla anlaşmazlıkları yönetme yeteneği, sosyal barışı sağlamak ve durmayan insani değişikliklerle etkileşim kurmak için çok önemli bir dayanak noktasıdır. Siyasi ve sosyal kargaşa, İngiltere ve bazı ülkelerde olduğu gibi, anayasa, gelenek ve göreneklerle yasallaştırılan barışçıl temellere göre anlaşmazlıkları yönetme yeteneği ipi koptuğunda güçlü bir şekilde patlak verir.
Bugün Libya, anlaşmazlıklara, hatta yatay ve dikey anlaşmazlıklara tanık oluyor. Kanlı bir silahlı çatışma kertesine varan bu anlaşmazlığı yönetmenin temellerini atmaya yardımcı olacak gerçekçi yaklaşımlar ise kayıplara karşıtı. Ülkenin tanık olduğu ve art arda patlayan krizlerin üstesinden gelmenin silah zoruyla herkese mutabakatı dayatarak, tek bir tarafın diğerlerine empoze ettiği ideolojileri tahkim ederek gerçekleşebileceğine inananlar var. Oysa bu, büyük bir ateş kutusuna dehşet verici patlayıcılar yerleştirmekten ibarettir. Çıkış yolu; güçlerin, menfaatlerin ve etkinin bölgesel, sosyal veya ideolojik esaslara göre paylaşılması değildir. Aksine, birleşik yapısının inşasından başlayarak dışlanmaya yer vermeyen yurttaşlık temelinde ve eşitlik kapsamında yasaları hakem tayin etme ve devletin kurumsallaşmasıdır. Libya devletinin ekonomik kimliğinin ve dış ilişkiler haritasının belirlenmesidir. Fakat tüm bunlar, iktidarın dönüşümlü olması, yasal ve anayasal hesap verebilirlik için katı kurallar koymayı gerektirir. Devlet yönetiminin merkezileştirilmesi; uzlaşının empoze edildiği, her kademede kurumların zayıflamasına yol açan, vatandaşların menfaatlerini engelleyen dönemlerin kalıntılarına dönüşmüştür. Bunlara bir de yapı ve varlık olarak devlet kavramını ortadan kaldıran hatta bizatihi vatanın varlığını yok eden bölgesel, mezhepsel veya etnik temelde kotalar sistemini de ekleyebiliriz.
Bugün baskın olan sorun, Libya devletini yeni gerçekçi sabitlere göre yeniden inşa edebilecek kapasiteler üretme yeteneğine sahip pratik mekanizmanın ne olduğudur? Başlangıç, yukarıda bahsettiğimiz anayasa taslağını yeniden aktifleştirmeye çalışmak veya yeni devlet kurulduktan sonra anlaşmazlığı kademe kademe ve uzun vadede yönetecek uygun ve belirli bir süre uygulanacak yani dönemsel bir anayasanın deklare edilmesi olabilir.