Prof.Dr. Bilal Sambur
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi
TT

Karanlığın siber cellatları: Troller

Twitter, Rusya, Çin ve Türkiye merkezli faaliyet gösteren binlerce dezenformasyon ve propaganda hesabını kapattığını ilan etti.
32 bin 242 hesabın iptal edildiğini duyuran Twitter, Amerika’daki Stanford Internet Gözlemevi (Stanford Internet Observatory)ve Avustralya’daki Stratejik Politika Enstitüsü’nün (Strategic Policy Institute) birlikte yapmış oldukları çalışmalar ve analizler sonucunda troll hesaplarının tespit edildiğini açıkladı.
Yapılan bu araştırma, troll hesaplarının sistematik bir şekilde kamuoyunu manipüle etmek ve sağlıklı bir kamusal tartışmaya engel olmak için hükümet yanlısı retorikler kullandıklarını tespit etmiştir.
Bin 152 troll hesabı, Rusya merkezli olup Putin yanlısı propaganda yapmaktadır. Rus roller, Kremlin yanlısı, Putin rejimine muhalif olanlara karşı ve Batı karşıtı bir retorik kullanmaktadırlar.
7 bin 340 troll hesabı, Türkiye merkezli olup, hükümet politikalarını sistematik bir şekilde desteklemekte ve iktidar söylemlerinin mutlak şekilde haklı olduğu fikrini yaymaya çalışmaktadırlar. 
Türkiyeli troll hesapları,  genelde aynı zamanlarda sahte isimlerle açılmaktadırlar.
Türkiye merkezli troller, HDP’yi terörizmle suçlama, CHP’yi eleştirme, 2017 anayasa referandumunu destekleme, Suriye operasyonlarına toplumda destek oluşturma şeklinde söylemler kullanmaktadırlar.
İptal edilen hesapların 23 bin 750 tanesi Çin merkezlidir. Bu hesaplarda, sistematik bir şekilde Çin yanlısı jeopolitik anlatımlar desteklenmekte ve Hong Kong’taki demokrasi gösterileri hakkında yalan haberler üretilmektedir.
150 bin hesapta, troll hesaplarından gelen sahte ve yanlış bilgiler, retweet ederek propagandanın ve dezenformasyonun yayılması için güçlendirici ve yükseltici (amplifiers) konumundadırlar.
Troll hesaplarını güçlendirici ve yükseltici hesaplarla birlikte düşünmek lazımdır.
Çin merkezli troller, özellikle Çin hükümetine muhalif olanları ve Komünist Parti politikalarını eleştirenleri hedef almaktadırlar.
Troller, gelişigüzel hareket eden profiller değillerdir. Trollerin, manipülatif ve koordineli hareket eden çete örgütlenmeleri olduğunu Twitter’in hazırlamış olduğu rapordan anlıyoruz.
Twitter, bazı troll hesaplarını kapatarak bağırsaklarını kısmen temizlemeye çalışmıştır.
Trollerin yaptığı en önemli şey, insansızlaştırmadır. Hükümete muhalif gördükleri kesimleri, insan olarak görmeyen Troller,  soykırımcı ve insansızlaştırıcı (dehumanization) bir dil kullanmaktadırlar.
Çinli Troller, Hong Kong’taki protestocuları hamamböcekleri olarak sunmakta ve protestoculara yönelik polis şiddetinin gerekli ve meşru olduğu propagandasını yapmaktadırlar.
Çinli troller, pandemi günlerinde yalanlar ve komplo teorilerini yayarak, küresel ölçekteki sağlık tedbirlerini zayıflatmışlar ve Kovid-19 konusunda alınması gereken  önlemlere güvenilmeyeceği konusunda olumsuz bir sonucun ortaya çıkmasına neden olmuşlardır.
Kovid-19 pandemisiyle ilgili üretilen komplo teorilerinin arkasında Çinli troll hesapları vardır.
Troll hesapları, kripto paraların kullanımını artırmak gibi ticari kazanç elde etme amacı içinde kullanılmaktadır.
Twishop denilen hesaplar, birtakım ticari kazançlar elde etmeye çalışmakta, hesap satımı ve takipçi arttırmak gibi birtakım faaliyetlerde bulunmaktadırlar.
Troll hesaplarını devletler, propaganda ve dezenformasyon amaçlı kullandıkları gibi, suç şebekeleri, teröristler ve marjinal siyasal gruplar da Twitter’ı propaganda için kullanmaya başlamışlardır.
Twitter platformunun troller tarafından bir sahtekarlık, yalan ve suç platformu haline getirilmeye çalışılması, uluslararası düzeyde bir güvenlik probleminin oluştuğu anlamına gelmektedir.
Troll çeteleri,  siber alemi bir savaş alanı olarak kullanmaktadırlar. Troller,  gerilim, çatışma ve kutuplaşma yaratmak için organize olan çetelerdir.  
Troller, toplumda kaos çıkarmak için sosyal medyayı istismar eden gerilim, çatışma ve şiddet ajanlarıdır.
Twitter ve Facebook gibi platformlar, sosyal çatışmayı, kutuplaşmayı ve gerilimi alanlar cepheler olarak kullanılmaktadır.
Troller, toplumda gerilim ve çatışma çıkarmak için insanları manipüle etmek uğruna her türlü zihinsel iğfal yolunu denemektedirler.
Troller, akıl ve düşünce yeteneği gelişmemiş, insani farklılıklara saygı duymayan, milliyetçiliğin, dinbazlığın, mezhepçiliğin ve cinsiyetçiliğin baskın olduğu toplumlarda kolaylıkla gerilim, çatışma ve kutuplaşma ortamları oluşturabilmektedirler.
Trolizm, sosyal medya imkanlarının istismar edilmesi, hiçleştirilmesi veya yok edilmesidir.
Trolleri, sosyal medyayı istismar ederek insana ve topluma tecavüz eden iğfalciler olarak görebiliriz.
Troll olmak için özel bir yeteneğe sahip olmaya gerek yoktur. Ahlak ve akıl değerlerinden nasibini almamış herkesin sosyal medya platformlarında troll olma tehlikesi vardır.
Kişiyi troll olmaya iten ana faktör, sürü ahmaklığı ve bireyselliğin yitimidir.
Sosyal medya kullanan herkesin trolleşme zehirlenmesine karşı sürekli olarak kendini sorgulaması ve gözden geçirmesi gerekmektedir.
Troller,  sahici olanı ortadan kaldırmak için sanal alemde faaliyet gösteren karanlık şer odaklarıdır.
Troller, gerçek hayatta ne olduğuyla hiçbir şekilde ilgilenmemekte, sanal alemde yalanlar, kurgular ve yanılsamalar üzerine kurulu dünyalar kurmaktadırlar.
Trollüğün ortadan kaldırmak istediği şey, hakikat ve sahiciliktir.
Güç odakları kişilerin ve toplumların kendi hikayelerini yazmalarını engellemekte, konuşmalarının, tartışmalarının ve sözlerini duyurmalarının imkanlarını trolleri kullanarak ortadan kaldırmaktadırlar.
Trolizm, güç uğruna insana dair her şeyin inkar ve imha edilmesidir.
Trollerin Facebook ve Twitter gibi sosyal medya platformlarındaki yalan, dezenformasyon ve propaganda faaliyetleri, sosyal medyada insanlararası kamusal bir etkileşimin, iletişimin ve konuşmanın bütün imkanlarını ortadan kaldırmaktadır.
Troll totaliteryanizmi olarak ifade edebileceğimiz tehlike, sosyal medyayı etkileşim, konuşma ve tartışma platform olmaktan çıkarmaktadır.
Otoriter rejimler,  sivil toplumu ortadan kaldırdıkları gibi sosyal medya platformlarının sivil, çoğulcu ve demokratik nitelikte olmasını da istememektedirler.
Sosyal medya ilişkilerini sivil, demokratik ve çoğulcu olmaktan çıkarmak için totaliter yönetimlerin bilinçli, sistematik bir şekilde troll orduları kurduğu görülmektedir.
Sivil toplum ve sosyal medya platformları, troll ordularının işgaline sürekli olarak maruz kalma tehlikesiyle yüz yüzedirler.
Twitter ve Facebook başta olmak üzere bütün sosyal medya platformlarının karşılaştığı en büyük tehlike, troll ordularının işgaline maruz kalmaktır.
Trollerin ordulaşarak organize olması, herkes için gerçek bir tehlikedir.
Sağlıklı ve verimli bir kamuoyunun oluşumunun önünde medya popülizmi ve sosyal medya trollizmi şeklinde iki önemli engel bulunmaktadır.
Strateji ve söylem olarak trolizm ve popülizm birlikte demokrasiyi, hukuku, barışı, aklı ahlakı ve hukuku ortadan kaldırmaktadır.
Medya araçları din, milliyet ve kültür unsurlarını kullanarak her türlü insani değerin içini boşaltmakta ve onları siyasi güç mücadelelerinin ucuz araçları haline getirmektedirler.
Trollük ise insanların haklarını ve onurlarını hiçe sayarak bizzat kişilerin kendilerini linç etmektedir.
Troller, insanın fikrini, ideolojisini veya inancını değil, bizzat insanın kendisini etkisizleştirmeye çalışmaktadırlar.
Trollük, insan onurunu, hukukunu ve özgürlüğünü hiçe sayarak yapılan siber cellatlıktır. Otoriteryanizmin siber cellatları, trollerdir.