Prof. Dr. Ahmet Abay
Akademisyen
TT

Vahyin mü’min şahsiyeti inşa süreci: Risalet

Vahyin mü’min şahsiyeti inşa sürecinde ulûhiyetten sonra önemle üzerinde durduğu bir konu da nübüvvet/risâlet meselesidir. Çünkü vahyi muhataplara tebliğ edecek olan kişi nebi/resuldür. Vahyin bu konuda koyduğu ilk ilke: Allah vahyi tebliğ ettirmek için dilediği kimseyi seçer.[1] Seçtiği kişi de bir beşerdir.[2] Bu konuda beşer üstü özelliklere sahip peygamber talep ve beklentilerini reddeder.[3]
Allah, Risalet’ini tebliğ ettirmek için seçtiği kişiyi kendisi eğitir. İlk dönemde indirilen vahiylere bakıldığında bu husus rahatlıkla görülebilir. Peygamber, hayatı Yaratan Rab adına/adıyla okumalıdır. Bilmelidir ki onu görevlendiren mercii ona bilmediğini öğretecektir.[4] Allah ona okutacak/öğretecek ve o da unutmayacaktır.[5]
Her daim Allah’ı zikretmeli, O’nu yüceltmeli, karşılaştığı zorluklara O’nun rızası için sabretmeli ve O’na tevekkül etmelidir.[6] Geceleyin kalkıp görevi için hazırlık yapmalıdır. Görevini yaparken zalim, zorba ve yalancı mütreflere itaat etmemeli secde ederek Allah’a yakınlaşmanın yollarını aramalıdır.[7]
Bilmelidir ki bu tip kimselere karşı Allah onun yanında yer alacak ve onu koruyup muhafaza edecektir.[8] Risalet görevini ifa ederken karşılaştığı sıkıntılar sebebiyle görevini yerine getirmekten geri durmamalıdır. Aksi halde Hz. Yunus’un düştüğü duruma düşebilecektir.[9]
Yukarıda ifade ettiğimiz üzere Peygamber, Allah tarafından seçilmekte ve eğitilmektedir. Allah tarafından eğitilip görevlendirilen Peygamber, Allah’ın kendisine indirdiğini tebliğ eder, bunu yapmadığı takdirde elçilik görevini yerine getirmemiş olur,[10] kendi heva ve hevesine göre konuşmaz,[11] Allah’ın indirmediği bir şeyi Allah söylemiş gibi söyleyemez, söyleyecek olursa hemen işi bitirilir.[12]
Allah’ın indirdiklerini tebliğ etmekle görevli elçiler kavimlerinin içinden seçilip görevlendirilmiş, onlara dost,[13] kardeş[14] ve samimi-güvenilir[15] kimseler olarak tanıtılmıştır. Zira insanlar, kimlikleri meçhul olan birilerini kabullenmez ve onlara güvenmezler. Görevlendirilen hiçbir elçi, kavmi tarafından risalet öncesi hayatı sebebiyle eleştirilememiştir.
Bu şekilde tanıtılan elçilere muhataplardan onlara iman etmeleri,[16] onlara tabi olmaları,[17] itaat etmeleri[18] ve onları destekleyip onlara yardım etmeleri[19] istenmiştir. Peygamberlere karşı gelinmemesi emredilmiştir.[20] Zira Peygamberler Allah’ın emir ve yasaklarını tebliğ etmekle görevlidirler.
Elçiyi tanımamak elçiyi göndereni de tanımamaktır. Bu sebepledir ki Peygambere itaat Allah’a itaat olarak nitelenmiştir.[21]
Kur’an bu şekilde tanıttığı peygamberleri insanlığa rehber kılmıştır.[22] Bizler, başta Hz. Muhammed olmak üzere bütün peygamberlere iman etmekle yükümlüyüz. Aynı zamanda yine Hz. Muhammed başta olmak üzere onların hepsi bizler için usve-i hasenedir/güzel örnektir/rol modeldir.
Örnek olarak bizlere sunulan Peygamberleri Kur’an’ın tanıttığı şekilde tanımak, onlara tabi olup gittikleri yoldan gitmek, biz inananların olamazsa olmazıdır. Zaten bu, Fatiha suresindeki “Bizi doğru yola ilet; kendilerine nimet verdiklerinin yoluna…”[23] diye yaptığımız duamızdır. Zira nimet verilenlerin başında peygamberler gelmektedir:
“İşte bunlar, Allah'ın kendilerine nimetler sunduğu peygamberler, Âdem’in soyundan, Nuh ile beraber gemide taşıdıklarımızdan, İbrahim ve İsrail denilen Yakub'un neslinden ve doğru yola erdirdiğimizden ve seçip beğendiğimiz kişilerdendir. Sınırsız rahmet sahibi olan Rahman'ın ayetleri onlara okunduğunda, ağlayarak secdeye kapanırlardı.” Meryem 19/58.
Ne mutlu bu kutlu yolun yolcularına yol arkadaşı olanlara!

[1] Kalem 68/50
[2] İbrahim 14/11; Kehf 18/110; Fussilet 41/6
[3] İsra 17/90-94; Furkan 25/7-10.
[4] Alak 96/1,5.
[5] A’la 87/6
[6] Müzzemmil 73/8-10; Müddessir 74/3,7.
[7] Alak 96/19; Müddessir 74/11; Kalem 68/11-14.
[8] Alak 96/17-17; Bakara 2/187.
[9] Kalem 68/48
[10] Maide 5/67
[11] Necm 53/3
[12] Hakka 69/44-46
[13] Necm 53/2
[14] A’raf 7/65,73,85,111; Hud 10/50,61,84,69,76,53
[15] A’raf 7/68; Şuara 26/107,125, 142,162.
[16] Bakara 2/285; Al-i İmran 3/179; Nisa 4/171; Maide 5/111
[17] Yasin 36/20
[18] Enfal 8/1,20,46; Şuara 26/108,110,126,131,144; Zuhruf 43/63; Teğabun 64/12
[19] Ahzab 33/56; Fetih 48/9
[20] Mücadele 58/8-9;Mümtehine 60/12
[21] Nisa 4/80
[22] Ra’d 13/7; Enbiya 21/73;
[23] Fatiha 1/6-7