Yasir Abdulaziz
TT

Yapay zekâ, gazetecinin işini bitirecek mi?

İtalyan gazetesi Al Foggio, geçen ayın ortasında okuyucuları arasında ilginç bir yarışma duyurusu yaptı. Gazete, düzenli olarak yayınladığı hikayelerinin arasına ‘yapay zekâ’ tekniklerini kullanarak elde ettiği bazı hikayeleri de koymaya karar verdi. Buradaki asıl zorluk okuyucunun insan ürünü ile yapay zekâ ürününü ayırt edebilmesinde olacaktı. Bir okuyucu bu ayrımı yani hangilerinin yapay zekâ hangilerinin insan ürünü olduğunu doğru bir şekilde tanımladığında, ücretsiz gazete aboneliği ve bir şişe şampanya ödülüne hak kazanıyor.
Kendi adıma, gazetenin İtalyanca yayınlanan makalelerini okuyamadım ve gazeteye ücretsiz abonelik, hatta bir şişe şampanya kazanmak beni pek cezbetmedi. Ancak, gazetecilik işinde tamamen yapay zekâ ürünlerine güvenme olasılığına ilişkin hayati bir soruyu yanıtlayabilen -yapay zekayla insan gazetecinin sundukları arasında herhangi bir ayrımın farkına varmadan- zihinsel egzersizin kendisinden geçmek yine de gerekli bir çalışmadır.
Bu nedenle ChatGBT programının, gazetecilik işinin kuralları ve yayın ilkeleri hakkında bildiğim standartlara göre yayına uygun gazetecilik metinleri üretme yeteneğini inceledim. Ve bunu yaptığımda, yapay zekanın gazetecilere ve içerik endüstrisi kuruluşlarına, endüstrinin çalışma yöntemlerini değiştirebilecek şekilde işlerinde yardımcı olabileceği sonucuna vardım. Bununla birlikte, bu tür bir yardım yine de birçok risk ve dezavantajla dolu olacak. Dolayısıyla tüm gazetecileri başka mesleklere göndermeyecek veya onları işgücü piyasasından tamamen kovmayacaktır.
Reuters Enstitüsü ve Oxford Üniversitesi tarafından geçen ayın son haftasında yapılan bir ankete göre, ankete katılan uzmanlar bu yeni mekanizmaların yayınlanan içeriğin doğasını keskin bir şekilde değiştireceği konusunda hemfikirler. Bazıları 2026 yılına kadar internette yayınlanan içeriğin yaklaşık yüzde 90'ının otomatik bir şekilde üretileceğini ifade etti.
Bu sonuca katılma eğiliminde değilim. ChatGBT teknolojisi başta olmak üzere yapay zekâ teknolojilerinin çalıştığı algoritmalar, bu teknolojilerin sağladığı hızlı gelişimin doğası gereği zorlu ve yoğun eğitim süreçlerinde önemli ölçüde gelişmediği sürece -ki bu gerçekleşebilir- bu mümkün görülmüyor. Eğer ürettikleri devasa geri dönüşler, insan ürününü daha yakından simüle etmek için çalışma yöntemleri geliştirirse bunu başarabilir. Ancak biraz olası olmayan şey, bu yeni teknolojilerin, yayınlanan içeriğin düzenlenmesini ele alan insan unsurunun performansını simüle etme hedefine odaklanırken, performansındaki önyargı ikileminin devam etmesidir. İlk etapta ürettiği şeylerin çoğu, doğruluk ve nesnellik gerekliliklerine bağlılık, argümanların ve kanıtların inşasını temel alacak kaynakların seçimi alanında hata yapma eğiliminde olan eleştiri ve onaylamama konusu olmaya devam ediyor.
Basın malzemeleri üretmek için ChatGBT üzerinde yaptığım deneyde bu teknolojinin insan unsuruna göre en az on kat daha hızlı olabileceği gösterildi. Ancak işleyiş biçimi, ona, ele aldığı konunun farklı yönlerini keşfetme ve gerekli dengeyi sağlamak için uygun kaynakları seçme olanağı sağlamaz.
Çalışmalarında belirtilen teknikler, orijinal olarak yayınlanan içeriğin araştırılmasına dayanmaktadır. Tasarımlarının doğası gereği, bariz çekişme noktalarına bulaşmamak ve ele almak için bir bakış açısı benimsememek için katı bir yaklaşım benimsemektedir. Bunlar, birçok durumda önyargılı olma eğilimini artırmayı gerektirmesine rağmen, insan unsurunun öne çıktığı şeylerdir.
Yine geçen hafta aralarında Elon Musk'ın da bulunduğu yüzlerce uzman, yapay zekâ ve Chat GPT 4’ten gelişmiş sistemlerin eğitimlerinin, bu sistemlerin taşıdığı riskler nedeniyle en az altı ay süreyle durdurulması çağrısında bulunan bir dilekçe imzaladı. Bu, uzmanlara, kullanıcılara ve kamuoyuna söz konusu teknolojileri test etmek ve büyük hatalara düşmeden somut fayda sağlamaya uygunluğunu ve yeteneğini araştırmak için uygun bir fırsat verebilir.
Bazı eleştirmenler, bu iddianın büyük teknoloji şirketleri arasındaki ticari rekabetin bir parçası olabileceğini söylüyor. Bazıları ChatGBT'nin kaydettiği inanılmaz ilerlemeyi ürünlerini sınırlamanın veya rekabetten çıkarmanın bir yolu olarak gördü. Bu, aynı zamanda onu pekiştiren nesnel bahaneler bulunsa da kabul edilebilecek bir önermedir.
Aynı hızla piyasaya sürülmesi beklenen güncel versiyonundaki ChatGBT, özellikle hizmet gazeteciliği, eğlence ve spor konularında gazeteciler için iş olanaklarını azaltabilir. Ancak politika, ekonomi veya entelektüel saha gibi daha ciddi içerik, yine de insan gazetecilere ihtiyaç duyacak. Gazeteciler, gazetecilik dünyasında yaklaşmakta olan şiddetli rekabete dayanmak için profesyonel yeteneklerini geliştirmek zorunda kalacaklar.