Geçtiğimiz Ramazan ayında meslektaşım Muhammed el-Bendar'ın “Mahyal” adlı programına konuk olmuştum. Konuşmamız kariyerim ve kariyerim boyunca tanıdığım siyasi şahsiyetler hakkındaydı. Genç sunucu, Suriye'nin eski Devlet Başkan Yardımcısı Faruk el-Şara ile olan dostluğum üzerinde uzun uzun durmuştu. O gün onun en başarılı siyasetçilerden biri olduğunu, Hafız Esed'in ölümünden sonra onu sahnenin dışına itmenin Beşşar için bir kayıp ve Şara'nın karar alma merkezlerinde geçen yıllarını anlattığı kitabının birinci sınıf bir profesyonellik örneği olduğunu söylemiştim.
Muhammed, görevden alınmasından sonra hâlâ Şara ile görüşüp görüşmediğimi de sormuştu. Ona “Hayır. Ama benim için değil, onun için onunla görüşmüyorum. Hem onun nerede ve nasıl olduğunu kime sorabilirim. Sovyet Rusya’sında ve benzeri rejimlerde olduğu gibi Suriye'de de bugünün parlak adamı, yarın yok hükmünde insan olur” cevabını vermiştim.
Faruk ile ilk kez 1994 yılında Cakarta'da Bağlantısızlar Konferansı sırasında onun girişimi ile nasıl tanıştığımı, döndükten sonra onu Şam’da ziyaret ettiğimi ve beni nasıl coşkuyla karşıladığını anlatmıştım.
Yıllarca süren tam bir yokluğun ardından Faruk Şara'nın tekrar sahneye çıkmasını kimse beklemiyordu. Gazaba uğrayan herkes gibi o da unutulmuştu. İnsanlar tarihin her zaman sürprizlere gebe olduğunu, diktatörlerin kararlara hükmettiğini ama kadere hükmedemediklerini unutuyorlar. Suriye'deki büyük sürpriz kutusundan Ahmed Şara çıktı. Sonra unutulanların dönüşü başladı. Faruk Şara, üzerine çekilen demir perdenin ardından gülerek göründü.
Sarsılıp dağılmaktan korktuğu için taş devrinden çıkmayı reddeden ve gerçekten de sarsılan ve dağılan geri kalmış medyada adı anılmayan Faruk Şara’yı yermediğimden, tanımıyormuş gibi yapmadığımdan emin olmak için dün Mahyal programını tekrar izledim.
Faruk Şara şu an 86 yaşında ve gelecek onun arkasında, bilgelik ise önünde. Bilge adam bilge adama çok şey sunabilir. Bu büyüklükteki sorumlulukların en çok ihtiyaç duyduğu şey, kırk yaşında birinin canlılığı ile seksen yaşında birinin deneyimidir.
Şara’nın dönüşü pek çok sembol taşıyor. Ama yeni Suriye'nin gerçekleri ve olguları gerçekten şaşırtıcı gerçekler ve olgular. Sanki sunum ve detaylardaki ustalık ile hızlı ve kolay akıp giden bir film izliyoruz.