Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın ABD ziyareti, uluslararası ve bölgesel siyasi çevrelerin büyük ilgisini çekti. Bu ilgi, birkaç faktöre dayanıyordu. Bunların en önemlisi, bu ziyaretin yaklaşık 60 yıldır bir Suriye cumhurbaşkanının yaptığı ilk ziyaret olması ve Suriye'de, özellikle iki alanda köklü değişikliklerin ardından gerçekleşmesiydi: ‘rejim değişikliği’ ve ‘bölgesel ve uluslararası politikalarda dönüşüm’. Ziyaretin önemindeki üçüncü faktör, üç ana temayı içeren faaliyetler ve ilgi alanlarıydı. Birincisi, Şera’nın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantısında yaptığı konuşmaydı. İkincisi, Suriye'deki bölgesel ve iç gelişmeler ışığında yeniden düzenlenmesi gereken Suriye-ABD ilişkilerini iyileştirme, güçlendirme ve genişletme çabalarıydı. Bunların en önemlisi, İsrail'in güney Suriye'deki siyasi ve askeri-güvenlik açısından rolü ve Suveyda krizine etkisiydi. Üçüncüsü ise Suriye yetkililerine daha iyi siyasi ve ekonomik fırsatlar sunan ve mevcut zorluklarla, özellikle de Suriye'nin yeniden inşasıyla başa çıkmalarına yardımcı olan liderler, hükümetler ve kuruluşlarla Suriye'nin ilişkilerini yeniden düzenlemek ve güçlendirmekti.
Şüphesiz Şera'nın BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma önemliydi; devlet başkanlarının yaptığı birçok konuşmanın algılandığı gibi protokol faaliyeti olmanın ötesine geçti. Bu konuşma, bir sunum faaliyetine dönüşerek, Suriye'nin geçirdiği dönüşüm sürecindeki imajını yeniden ortaya koydu. Şera, 1970 ile 2024 yılları arasında Esed ailesinin uzun süren yönetimi döneminde dünyanın Suriye hakkında edindiği imajdan farklı bir tablo çizdi. Özellikle son on dört yılda, Beşşar Esed’in yönetimi altında Suriyelilerin yaşadığı acılara değindi. Bu acılar; öldürme, zorunlu göç, yıkım, kimyasal silahlarla katliam yapan bir rejime dönüşme ve Captagon adlı uyuşturucunun üretilip yayılması gibi olayları içeriyordu.
Suriye'nin tanıdık imajı, Aralık 2024'te yeni hükümetin göreve gelmesiyle değişmeye başladı. Değişim kısmi ve bazı alanlarda, özellikle iç çatışmalar ve dış müdahalelerle daha da kötüleşen iç durumla ilgili alanlarda zorluydu. Bu durumun üstesinden gelmek için açıklık, katılım, sivil barış, geçiş dönemi adaleti ve suç işleyenlerin hesap vermesi gerekiyor. Dış politikadaki değişiklikler daha kolaydır, örneğin kalkınma ve istikrara doğru hareket etmek, komşu ülkelerle ve ötesiyle barışçıl ilişkiler ve iş birliği politikası benimsemek ve yeni Suriye'nin başkalarına tehdit oluşturmadığını teyit etmek gibi… Bunlar, dünyanın uluslararası sahnede Cumhurbaşkanı Şera'dan doğrudan duyduğu bazı tutumlar.
Suriye-ABD ilişkileri, Şera'nın ziyaretinin ikinci odak noktasıydı. Ziyaret kısa olduğu için, öncesinde Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani, Washington'daki kurumlarla ve Suriye politikasında etkili isimlerle görüşmeler içeren bir ön ziyaret gerçekleştirdi. Bu görüşmelerde, Suriye'ye uygulanan yaptırımların tamamen kaldırılması ve Sezar Yasası da dahil olmak üzere Suriye ile ABD arasında tartışılan konular üzerinde anlaşmalar yapıldı ve düzenlemeler gerçekleştirildi. Bunlar arasında, iki tarafın önceki toplantılarda ele aldığı iç prosedür politikalarını güçlendirme yolları ve iç politikaların içeriği ile ilgili tartışmalar da vardı. Bu tartışmaların ardından, son aylarda biriken ve Suriye'nin ABD ve diğer ülkelerle olan dış ilişkilerine baskı uygulayan sorunlar ortaya çıkmıştı.
Şera'nın ziyaret sırasında yaptığı açıklamalar ve yorumlar, her iki tarafın ikili ilişkileri güçlendirme ve iyileştirme arzusunu teyit etti. Suriye kaynakları, ilişkilerin ziyaret öncesine göre çok daha iyi olacağını tahmin ediyor. Kaynaklar bu gelişmenin, hem Suriye hem de ABD tarafının yoğun endişeleri nedeniyle kamuoyuna yansıtılmasının mümkün olmadığını da bildirdi.
Şera'nın ziyaretinin üçüncü odak noktası, Suriye'nin yeniden inşasından başlayarak başlatmaya hazırlandığı geniş kapsamlı kalkınma sürecinde rol oynayabilecek ülkeler, kurumlar ve gruplarla ilişkilerin kapılarını açmaya yönelik çabaları yoğunlaştırmaktı. Suriye hükümeti, bu alanda başarı için gerekli zemini, teşvik edici politikalar aracılığıyla sağladığını ifade ediyor; bu politikalar arasında yasal düzenlemeler de yer alıyor. Söz konusu düzenlemeler; yatırım yasalarının revize edilmesini ve Suriye’deki bankacılık sisteminin modernize edilmesi gibi yeni yapısal önlemleri içeriyor.
Şera'nın Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile yaptığı görüşmenin, Suriye'nin imajı ve ilişkileri üzerinde derin etkileri olan siyasi ve ekonomik bir olay olduğu şüphe götürmez. Bu görüşmenin sonuçlarından biri, iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden kurulması ve diğer anlaşmaların imzalanması oldu. Şera'nın yakında Rusya'nın başkentini de ziyaret etmesi planlanıyor.
Suriye Cumhurbaşkanlığı’nın faaliyet programı, iş dünyasından isimlerle, ABD Ticaret Odası yetkilileriyle ve ABD’de yaşayan Suriyeli iş insanlarıyla yapılan görüşmeleri içeriyordu. Bunlar, Suriye’de farklı bir ekonomik gelecek inşa edebilmek adına daha geniş ufuklar açmaya yönelik yürütülen çabalardan bazı örneklerdi. Ancak bu yönde ilerlemek, çok boyutlu bir ortamın sağlanmasını gerektiriyor. Bu da hem kapsamlı bir iç çaba hem de şu ana kadar sunulanların ötesine geçen bölgesel ve uluslararası destek gerektiriyor.
Birbirini izleyen önemli Suriye meseleleri arasından bazıları gündeme getirildi ve açıklandı. Ayrıca bu talepler, daha yeni bir yıkıcı savaştan çıkmış ülkedeki gereksinimler bağlamında ortaya kondu. Suriye'de yaşananlara sessiz kalan dünya, yardım etmeye istekli dostlar ve bulundukları yer ve konumdan bağımsız olarak Suriyeliler, eski rejimin etkilerini ortadan kaldırmak ve yeni bir Suriye'nin kapılarını açmak için çok çaba sarf etmeli.