ABD Başkanı Donald Trump'ın özel temsilcisi olarak göreve geldiğinden beri Sayın Tom Barrack, atalarının vatanına durmaksızın hakaretler yağdırıyor. Son ve en büyük hakareti, Lübnan'ın başarısız bir devlet (!) olduğunu ilan etmesiydi. Yeter artık! Sabrımız taştı, daha fazla tahammül edemeyiz. Zamanın birçok zorluğundan biri olan küçük, geçici bir gerileme yaşayan bir ülkeyiz. Bir milyon mevduat sahibinin birikimlerinin buharlaştığı, Merkez Bankası başkanının zimmete para geçirme ve kara para aklamayla suçlandığı, maliye bakanının rüşvet ve gasp suçlamalarıyla hapse atıldığı iflas etmiş bir ülke olmamız başarısızlığın kanıtı mı? Yolsuzlukla boğuşan tek ülke biz miyiz? Karanlığa gömülen, hepsi kurumuş dört baraj inşa eden tek ülke biz miyiz?
Birkaç sorunla karşı karşıyayız, ancak becerikliyiz ve bunların üstesinden nasıl geleceğimizi biliyoruz. Enerji maliyetleri için harcanan 60 milyar dolar kayboldu ama bunları bulacağız. Tom, bize biraz zaman ver, sonrasında “Lübnan mucizesi” ile büyük bir gurur duyacaksın.
Yoksa güneydeki günlük ölüm sayısı, trafik kazalarında ölenlerin sayısı ve uyuşturucu kullanımıyla mı meşgulsün? Yoksa bizi tonlarca çöp ve pislik ya da okul saatlerinin azaltılması yüzünden mi eleştirmek istiyorsun? Yoksa bir Hizbullah savaşçısının maaşının bir askerin maaşının on katı olmasından, Hizbullah’ın silahlarının ordununkinden daha gelişmiş olmasından ve Genel Sekreteri'nin halka her gün parmağını sallayarak “Dinleyin ve anlayın” demesinden mi rahatsız oluyorsun?
Bize karşı bu hoşgörüsüzlüğün neden Tom? Bu acelenin sebebi ne? Üç başkanlığın birbirinden uzak olduğu doğru ama dünyanın neresinde üç başkanlı bir ülke bulabilirsin? Hangi demokrasi daha görkemli ve daha zarif? Hangi cumhuriyet daha yüce ve daha onurlu?
Mister Barrack, birkaç küçük kusura dayanarak bizi büyük bir suç yöneltiyor; başarısızlık. Yani bizim diğer uluslar arasında yer almaya hakkımız yok ve bizimle iş yapmak veya bize güvenmek kabul edilemez. Bir çözüm için çalıştığımızı görmezden geliyor. Biz sadece çalışırken acele etmeden ve dikkatlice çalışırız. Zira dedikleri gibi, “Sabırda selamet, acelede pişmanlık vardır.”
Sakin ol sevgili Tom... sakin ol. Yatmadan önce bol bol zeytinyağı iç. Saat dokuzdan sonra haber dinlemekten kaçın. Amin Maalouf'un “Başlangıçlar” kitabını başucuna koy, orada Lübnanlı atalarından ve onların Lübnanı’ndan, yüzyılın küçük resimlerinden ve büyük adamlardan bahsedilir. Senin gibi hayalleri ve hırsları olan insanlardan. Dar görüşlülük ile suçlanmamak için hangi din veya mezhepten olduklarını söylemekten utanan insanlardan. Peki, şimdi ne olacak? Başarılı ve başkanının güvenine layık olduğunu göstermek istediğin için öfkeli olduğunu biliyorum, ama ne yapılabilir?
Mezhepçilik bayrağını yükseltenlerden şikayet ederdik, şimdi de sanki hukuk devletinin ve bağımsız cumhuriyetin kuruluşundan bu yana yüz yıl geçmemiş gibi aşiret bayrağını yükseltenler var.
Başarısız bir devlet mi? Bu iltifat için teşekkürler. Gerçeği söyleyecek kadar sinirlendiğini sanmıştık. Her halükarda daha fazla zeytinyağı tüket. Sakinleştirici faturasını düşürür.